Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

240 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kimi kitapların evrensel boyutu üstüne söylenenler hep eksik kalır. Geçenlerde bir araştırma için rafa elimi uzattığımı anımsıyorum, sonrasında köşeme çekilmiş Mıchel Tournier’nin büyülü dünyasıyla yeniden buluşmuştum; bir romanın defalarca okunabildiğinin açık kanıtı… Cuma ya da Pasifik Arafı Deniz kazası, ıssız adaya düşen Robinson; Defoe’nunki gibi değil, Robinson ve Cuma’nın dışında ada da romanın kahramanı kitapta. Parçalanmış, mürettebatı ölmüş Virginie’nin enkazından geriye kalanları adadaki mağaraya taşır Robinson, yeni bir hayat inşa eder. Tahıl, dürbün, tütün, barut… Yaşamını kolaylaştıracak pek çok nesneye sahiptir… Sandık dolusu altın ve mücevher. Yaban keçilerini evcilleştirir, tarlalar hazırlayıp buğday eker. Enkazdan kurtardığı Kitabı Mukaddes’i okur, o yol gösterir, hayatta kalmak, adadaki vahşi yaşama karşı direnmek için. Adaya Speranza adını verir, kendini vali ilan eder, yasalar hazırlar… Bir gün duman görür, gidip bakar; yerliler sahile çekili kayıklarının berisinde ayinle bir kadını parçalayıp yakarlar. Kendini, kurduğu düzeni korumak adına onlardan gizlenir. Kayıklarına binip gittiklerinde rahatlar. İlk sürpriz, geminin köpeği Tenn’in ortaya çıkmasıdır, onun kazadan kurtulmasına sevinir. Bir gün yerliler yine gelirler, yaktıkları ateşin dumanını gören Robinson gizlice izlemeye gider. Bu kez genç bir oğlandır kurban edecekleri. Karmaşa sonucu çocuk kaçar, Robinson’la kesişir yolu… Robinson, içinde bulundukları günün adını verir genç yerliye; Cuma… Cuma, ölümden kurtulduğuna mutludur, sahibi ne derse yapar, suç işleyince dayak da yer, böylece bir anlamda köleliği sürer. Ödüllendirir de Robinson onu; örneğin maaş verir her ay altın olarak. Sürekli Cuma’yı eğitmeye çalışır. Birlikte sayısını bilmedikleri yıllar geçirirler. Doğal hayat kabına sığmaz, Cuma tüm uysallığına karşın kendince başkaldırmayı bilir; Robinson’un özel günler için sakladığı tütünleri içer gizli gizli ve bir gün yakalanınca elindeki pipoyu mağaranın derinliklerine fırlatır. Depolanmış barut patlar, her şey yok olur. O günden sonra Robinson bir teslimiyet sergiler, Cuma’ya kızmak yerine akışına bırakır olayları, arınır, Cuma gibi olmaya, onu anlamaya çalışır. Ve bir gemi yanaşır koya. Adadan kurtulma umudu doğmuşken bundan mutluluk duymaz Robinson. Geminin kaptanıyla sohbet ederler, orada yirmi sekiz yıl geçirdiğini anlar. Cuma’nın gemidekilerle bir anda kaynaşıvermesine içten içe kızar. Sonuç olarak kaptanın yardım teklifine karşın adada kalmayı seçer; tabii Cuma adına da bu kararı alarak. Geminin demir alacağını bildiği sabaha huzurla uyanır… Ancak uzun sürmez iç huzuru… Ötekinin olmadığı bir cinsellik, felsefe, din… İnsan kalma; bir insanın her koşulda ayakta durabilme çabasıyla yaratılmış muhteşem varlığı… Muhteşem bir roman, muhteşem bir final… Kitaplar iyi ki var… @yazar_sibel_güneşdoğdu #kitaplarimveben #editör #bilmek #anlamak #kitapönerisi #bookstagram #novel #kitap #okumakgüzeldir
Cuma ya da Pasifik Arafı
Cuma ya da Pasifik ArafıMichel Tournier · Ayrıntı Yayınları · 2014163 okunma
·
309 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.