Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

416 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Edebi dehası Tolstoy ile kıyaslanan Nobel ödüllü yazar Mihail Şolohov ile tanıştım. Ve bu tanışıklığımız da uzun sürecek gibi. Okumuş olduğum başyapıtıyla beraber, beni fazlasıyla içine çeken bir kurgunun ortasında buldum kendimi. Tarihin yaşanan gerçeklerini düz bir anlatımla sayfalara dökseydi, bu kadar okunmaz ve sevilmezdi belki. Yarattığı karakterler ve oluşturduğu olay örgüsüyle birlikte tadına doyamayacağınız bir romana kavuşmanın lezzeti, edebiyatı neden çok sevdiğinizi size bir kez daha hatırlatıyor sanki. Büyük bir yazar bu dünyadan göçüp gittiğinde, ruhu başka bir insanın içine girip o insanda ''yazma'' dürtüsüne neden oluyor mudur sizce? Tolstoy öldüğünde Şolohov beş yaşındaymış. Belki de Tolstoy'un ruhu Şolohov'u buldu ve böylece biz okurlar da mükemmel bir kitapla, ''Durgun Don''la, tanışmış olduk diyebilir miyiz? Neden olmasın. Toplam da dört ciltten oluşuyor Durgun Don. Bu inceleme de birinci cilt içindir. Çarlık döneminden bir kesitin içindeyiz; Don Nehri ile kaynaşmış ve bu nehirle iç içe geçmiş, özümsemiş Don Kazaklarının yaşantı tarzlarıyla başlıyor kitap. Başlangıç için iyi bir seçim bence. Direk savaşlardan ve devrimlerden olaya girseydi, okuru bir tık kendisinden uzaklaştırabilirdi Şolohov. Takvimler de 1910'ları gösteriyor henüz. İnsanı en iyi nasıl anlarız? Ortada bir dönem hikayesi ve yaşantı kurgusu varsa ''coğrafya'' altı çizilmesi gereken en önemli şeydir bir kitapta. Şolohov'un yerinde ve akıcı betimlemeleriyle birlikte Don Kazaklarının yaşadığı ve dokunduğu yerler gözlerimizin önüne seriliyor. Kısa ve öz betimlemelerle okuru doğal bir anlatımla büyülüyor yazar. Sıradan bir dokunuşla da büyülenebiliyoruz demek ki. Anlattığı coğrafya ile Don Kazaklarının da portresini çizen Şolohov, okuru bunaltmadan insan ruhunu dürüstçe yansıtan cümleler yokuşunu süratle tamamlamanıza ve keyif almanıza neden oluyor. Birinci Dünya Savaşı başlamadan önce Don Kazaklarının hikayeleri içinde kayboluyoruz; gelenekleri ve görenekleri büyük bir bölümü kapsıyor. Aile ilişkilerini ve birbirleriyle olan iletişimlerini, yetiştirilme tarzlarını, alışkanlıklarını her karakterin penceresinden izliyoruz ve öğreniyoruz da. Karakter ve mekan bolluğu burada hoşunuza gidecek ve sizleri yormayacaktır. Kadın ve erkeklerin dünyaları bu yaşantı içinde apayrı uç noktalarda. Kadınların ''cinsel obje'' olarak görülmesinde bunun payı çok fazla. Kadınlar da bu durumu kabullenmiş ve normalleştirmişler. Bir ''kadın dayanışması'' gibi bir durum söz konusu değil, erkeklerde de öyle bir birleşme gücü yok. Sinirli ve gergin bir halk ve bunun da birçok nedeni var. Mesela çiftçilik en önemli şey onlar için. Bu mesleğin yanlışı, hatası olamaz onlara göre. Atların ve hayvanların bakımı ve yaptıkları balıkçılıkla günleri yoğun bir tempoda geçip gidiyor. Ve bu yoğunluk hali devam ederken ne kadar genç erkek varsa Çarlık emriyle askeri eğitimlere alınıyor. Çünkü dünya iyi bir yer değil. Olası her savaş tehdidine karşı kullanabilecekleri ''vurucu'' silahları var: Don Kazakları. Bu kadar ağır ve stresli bir yaşantıya rağmen eğlenmeye düşkünler ve neşelenmek için de uygun havayı yaratmayı ustalıkla başarıyorlar diyebilirim. İnsan psikolojisinin çarpıcı örneklendirilmeleri, her karakter için yukarıda bahsettiğim temalar üzerinden yoğun ve derin analizlerle sunuluyor. Şolohov sizi güldürürken bir anda üzebiliyor, sonrasında da şoka sürükleyebiliyor. Usta kalemi size her çeşit duyguyu ve düşünceyi hissettiriyor ve elinizden bırakasınız gelmiyor bu kitabı. Tavsiyem ''Tolstoy'un Savaş ve Barış'' kitabını okuduktan sonra Durgun Don'u okumanızdır. Kitap içinde bahsettiğim bu dev klasikten bir kesit vardı ve o anları bana tekrar yaşattığı için Şolohov'a teşekkür ettim. Savaş karşıtı ve epik bir trajedi örneği olan bu kitabı okumanızı da içtenlikle tavsiye ediyorum. Yayım yeri: wannart.com/icerik/32917-no...
Durgun Don - Cilt 1
Durgun Don - Cilt 1Mihail Şolohov · Yordam Edebiyat · 20181,371 okunma
·1 alıntı·
491 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.