Gönderi
20 yaşımda kitap okurken aklıma takılan bir soruyu arkadaşıma sormuştum "Neden kadın yazarlar çok az ?" Sonra birlikte tartışıp düşünmeye başlamıştık. Daha çok kadınların yaşam tarzı ve eğitim düzeyi ile alakalı olduğunu düşünmüştük.
Evet bu konuda haklıydık ancak kadınların yaşam tarzının ve eğitim düzeyinin bu şekilde olmasının sebebi ne/kim ?
İşte tam bu noktada Virginia Woolf "Kendine Ait Bir Oda" kitabında tüm detaylarını sergilemek üzere işe koyuluyor.
18. yy da kadınlara karşı gösterilen tavır ve kadınlara olan bakış açısını anlatıyor. Daha sonra az da olsa 19 yy. gelişen değişimi gösteriyor.
Ne yazık ki eril toplumun dayattığı kurallar etkisini 21. yyda dahi birçoğumuz hissediyoruz.
Tabuların yıkılması yine biz kadınlara düşüyor. Daha çok yazmalıyız. Fikirlerimizin gücünü göstermeliyiz. Ancak bunu yaparken erkek düşmanlığı veya kadın tamamıyla erkeğe eşit olmalıdır fikriyle değil bilakis kadınlığımızın gücüyle mücadele etmeliyiz.
Kitabın son sayfası, kitabın özeti niteliğinde. Bu tavsiyelere kulak vermek lazım.
Son olarak, yazar kitapta en çok Jane Austen "Gurur ve Önyargı" kitabı üzerinde duruyor.
Uğultulu Tepeler, Kayıp Zamanın İzinde, Emma, Lear kitaplarından da bahsediyor.
İyi okumalar dilerim :)
··
97 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.