Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

128 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Charles "B A U D E L A İ R E"
Charles Baudelaire.. Aslında herkesin bildiği ama ismini telaffuz edemediği büyük Fransız şâir. Edebiyat derslerinde çoğu zaman karşımıza çıkan "Sembolizm" akımının müjdecisi. Ahmet Hamdi Tanpınar'ın, Cahit Sıtkı Tarancı'nın, Ahmet Haşim'in bayağı bayağı etkisinde kalmış olduğu bir kişilik. Rimbaud'a göre ise "Şâirlerin Tanrısı" Şâirler için yazdıklarından çok, neden yazdıkları önem taşır. Bu nedenle de herkes şâir olamaz. Şâir olmak için önce bir yaşanmışlık gerekir. Hayatın tokatını yemek gerekir. Nitekim Baudelaire henüz 6 yaşında ilk tokatı yer. Babasını kaybeder. Sonra annesi başka birisiyle evlenir. Annesini çok sevmesine rağmen bu nedenle onu asla affetmez. Babasından kalan mirası da har vurup harman mı savurur yoksa elinden mi alırlar, çeşitli rivayetler mevcuttur ama umuyorum o parayı çatır çatır harcamıştır. Yarasın abime.. Ardından Hukuk okumayı terkedip Paris'in bohem hayatının tam da merkezine yerleşir. Orada birlikte olduğu bir hayat kadınından frengi kapar. Aslında olay burda başlar. Burda ümitsizliğe kapılır ve intihara kalkışır. Bu tür bohem bir hayata sahip olduğu için de ailesi ve çevresi tarafından dışlanır. Sağlığı da kötüye gittikçe bohem hayatından uzaklaşır. Bu kısım hiç şaşmaz zaten. Ne zaman sağlık elden gitmeye başlar, insan o zaman bir şeylerin anlamını kavrar. Velhasıl kelam, Baudelaire modernliği reddeden bir modern bir şâirdir. Modernlik önceki birikimden kopma mânâsına gelir onun için. Oysa kendisi de öyledir... Gerçeklik ve Ahlak kavramları, onun konularına ters düşen kavramlardır. Edgar Allan Poe'yu keşfetmesi onu düzyazıya iter. Bu noktada yazdığı eser de Paris Sıkıntısı'dır. Yani bu kitabımız. Paris Sıkıntısı, öyle herkesin açıp okuyacağı bir kitap değildir. Baudelaire, hiç değildir. Sembolist şâir ve yazarları okumak kuvvetli bir hayal gücü gerektirir. Sembolistler sizi, hayal gücünüzü sonuna kadar kullanmanıza, kelime dağarcığınızdaki tüm kelimelerin farklı mânâlarına hakim olmanıza mecbur bırakır. Evet, kısa kısa yazılardan oluşuyor kitap. Lakin öyle çok basit, sade gibi dursa da ilk okuyuşta anlaşılacak türden bir yazılar değildir. Her cümle, diğer bir cümleyle ya da önceki cümleyle gereğinin de ötesinde bağımlıdır. Kitabımızda da bu durum bu şekilde sürmektedir. Böyle sakin bir şekilde, acele etmeden okunduğu vakit gayet keyif verecek satırlara denk gelinecektir. Baudelaire'in sanatını nasıl konuşturduğunu bu şekilde daha iyi anlamanız mümkün olacaktır. Bahsine gerek duyduğum bir husus var; "Zaman" Sembolistlerin zamanla alıp veremedikleri ne diye sorardım önceden. Farklı farklı yazarları okudukça anladım. Onlara göre zaman, parçalanamaz bütündür. Bu kitapta yazar için akıp giden zamanın yerine yaşanan zamanın daha önem taşıdığını görüyoruz. Her şey birbirinin devamı gibidir. Adeta bir döngüden ibarettir yaşam. Döngü gibi olmasına rağmen yaşadıklarını böyle ustaca şekilde kaleme almaları da ne kadar büyük bir şâir olduğunu bizlere kanıtlıyor. Düşünsenize, birbirinin devamı gibi günler yaşıyorsunuz. Bunu kaleme alıyorsunuz ve her kaleme aldığınız kısım farklı oluyor. Üstelik yaşadıklarınız hemen hemen aynıyken... Normal insanlar sadece sevgililerinden ayrıldıktan sonra Cemal Süreya kesiliyor mesela, her zaman öyle olamıyor... Baudelaire be.. abim benim.. Bunu bir ara ben de deneyeceğim. Fatih Terim'siz 7. günüm. Akşama doğru bu 7 günü kaleme almayı deneyeceğim. Yaşadıklarımı yazacağım kadar kağıdım yok evde lakin bir deneyeceğim. Sizlere de tavsiye ederim. Haftanın en kötü iki gününden birisi hafta sonunun da sonu olan Pazar gününden sevgilerle... Esen kalın ve kitaplarla kalın.
Paris Sıkıntısı
Paris SıkıntısıCharles Baudelaire · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20182,142 okunma
·
2.627 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.