Sinek Isırıklarının Müellifi kitabıni dün bitirdim. 166 sayfalik kitaptan 70ten fazla alıntı yaptım sanırım. Ayrıca yazarla tanışma kitabımdi
Hemen ardından bunu okumak istedim.
Birbirinden sonuçsuz kisacik minicik öykülerden oluşan bu kitap başta beni çok sasirtti. Bitti mi ne oldu, ileride tekrar devam edecek derken bir kaç öykü geçtikten sonra fark ettim ki, bitmiş... Diğerleri gibi...
Sonunu yazarımız okuyucunun hayal gücüne bırakılan bu öyküler, tam kar yağarken pencere önünde(varsa şömine daha iyi olur), elinizde kahvenizle (benim tercihim bol tarçınlı salep) okunacak, insanın içini ısıtan cinsten ️
Ama O kısacık metinlerde bile öyküler öyle içine çekiyor ki bizi, pat diye bitince sudan çıkmış balığa dönüyorsunuz.
Okuduğum diğer kitabıyla kıyas yapmayacağım. Anlatım tarzini, kelimeleri raks ettirişini sevdim.
Yazarı okumaya devam edeceğim