MÜKEMMEL BİR SERİ diyerekten söze başlıyorum. Son kitabı kendimden kaynaklı olduğu için uzun sürede bitirdim yoksa en fazla 3-4 güne biterdi. Yorumum seri yorumu şeklinde olacak. İlk kitapta Vhalla ile Aldrik'in mesajlaşmaları, Vhalla'nın uyanış yaşadığı sahneyle birlikte son sahne; ikinci kitapta ise ilan-ı aşk ve Aldrik'in düşüşü iz bırakmıştı. Larel'i unutmak olmaz tabii. En sevdiğim karakterlerdendi kendisi... Üçüncü kitabın sonu... Bahsetmiyorum bile! Aldrik'e gerçekten sinirlenmiştim ama altında yatan bir neden olduğunu tahmin ediyordum ki prensim -imparatorum- beni yanıltmadı. Dördüncü kitaba mı geldik, atlayamıyor muyuz? Üzücü olayı sona bırakarak Victor'dan başlıyorum. Bu adamda bir şeyler olduğunu başından sezmiştim zaten ama neyse. Ah Baldair... Tekrardan ağlamak istemiyorum. Son kitaba gelecek olursak, özellikle bu kitapta Vhalla'nın tavırlarını ergence bulmuş olabilirim ama önemli olan kısım Aldrik'im imparator oldu ve sonunda mutlu olabilecekler. Yorumu bitirmeden önce en sevdiğim karakterin Aldrik'ten sonra Jax'in olduğunu söylemem lazım. Umarım Altın Muhafızlar serisi bir an önce basılır.