The Inheritance Games'in başlangıcındaki ve bitişindeki ruh halim birbirine tümüyle zıt. Sipariş ettikten sonra Goodreads sorularında aşk üçgeninden bahsedildiğini fark ettim ve bu yüzden siparişimi neredeyse iptal edecektim. Kitabı indirimden aldığım için de imkanı yok daha sonra 2-3 katından azına alabileyim. İngilizce kitap fiyatları malum. Ben de karar vermek için ön okumasına başladım ve iyi ki, iyi ki böyle yapmışım. “Her şey bir oyundur, Avery Grambs. Bu hayatta karar vermemiz gereken tek şey, kazanmak için mi oynadığımızdır." Avery Kylie Grambs, ablasıyla birlikte yaşayan maddi durumu iyi olmayan bir lise öğrencisi. Bir gün okuluna gelen Grayson Hawthorne, Avery'nin adının vefat etmiş aşırı zengin dedesi Tobias Hawthorne'un vasiyetinde geçtiğini söylüyor ve vasiyetin okunması için orada bulunması gereken Avery ve vasisi olan ablasını alıp götürüyor. İki kızı ve dört erkek torunu olan Tobias Hawthorne'un tüm mirasını bir koşul ve büyük bir gizemle (hayır, kan bağı yok) Avery'e bırakmış olması ile herkes ve her şey sarsılıyor. "Bazen yüzeyde çok farklı görünen şeyler aslında özünde tamamen aynıdır." Hawthorne kardeşler hemen kendini sevdirdiği için Avery'nin mirasa konup onların çulsuz kalmış gibi olması tema olarak beni başta çok memnun etmedi. (Bu adil olmayan dünyada adalet aramak da benim ayıbım.) Ama okumaya devam ettikçe Avery'nin kişiliği, kardeşlerin rolleri, ortada sahiden merak ettiğim bir gizemin olmasıyla gönlümü çeldi. "Sana servet bıraktı, Avery ve bize bıraktığı tek şey sensin." Aşk üçgeni diyebileceğimiz kadar romantizm yoktu. Hiç de aramadım. Avery'nin Jamie ve Gray ile arasında hoşlantılaşma oldu ama belki de bunlar tam olarak eş zamanlı olmadığı için ve neden onlara çekildiğini veya birinden uzaklaştığını mantık çerçevesine oturttuğumdan bu kitap için beni rahatsız etmedi. İkinci kitapta ortamın karışmamasını umuyorum. "Neden bir hikâye anlatmak zorundayım?" diye sordum. "Çünkü sen anlatmazsan başkası senin yerine anlatır." Yazım tarzını da çok beğendim. Bölümler kısa ve her bölüm arasındaki geçiş çok başarılıydı. Gereksiz detaylar da bu geçişlerde atlanmış. Haliyle bunlar kitabın akıcılığına çok katkı sağlamış. The Inheritance Games benim Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer serisi gibi temiz diyerek bahsettiğim kitaplar kategorisine girdi. Herkes benim kadar sevmeyebilir elbet fakat hiç beğenmedim diyecek çok insan da çıkmaz. Ben içeriği ve yazım kalitesi itibariyle çok zevk aldım ve gönül rahatlığıyla herkese tavsiye edebilirim.

The Inheritance GamesJennifer Lynn Barnes · Little, Brown Books for Young Readers · 2020633 okunma

·

384 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nur D.