Çocuklar kendi becerilerini geliştirmeye istekli doğarlar ve daha iyi olmak için de çaba harcarlar. Eğer öğrenme süreci can sıkıcı ve istemedikleri bir biçimde olsaydı, yürümeyi yada konuşmayı asla öğrenemezlerdi. Bu işleri becermek zor olduğu halde, çocuklar bariz bir zevkle üstesinden gelirler. Ara sıra, başarmak için çabalarken zorlansalar da, kimse yapmalarını söylemediği halde büyük bir kararlılıkla çabalamaya devam ederler. Bunun nedeni, küçük çocuklar için konuşmayı ve yürümeyi öğrenme sürecinin doğal olarak zevkli oluşudur. Bu becerileri edinmeye çok isteklidirler; motive olmaları için kontrol, ceza yada ödül gibi dışsal faktörlere ihtiyaçları yoktur.