Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Her şey yirmi otuz dakika içinde gerçekleşti. Bedeviler hiçbir direniş göstermeden topuklamıştı. Arabi, dağılan birlikleri toparlamak ve bedevileri çarpışma yerine geri çağırmak için aceleyle savaş alanına yetişti. Fakat bedevi şeyhleri onu taş atarak karşıladılar. İkna çabalarının yarasız olduğunu anlayınca Arabi, mücadeleyi sürdürmek ve Kahire’yi güçlendirmek için ısrarcı olduğu Olağanüstü Hal Kurulu’nun bir toplantısından hemen sonra şehri terk etti. Oysa Abdul Al, Abdullah Nedim ve Kahire civarındaki bölgelere saldırıya geçmeyi öneren Mahmut Sami de onun arkasında durmuştu. Olağanüstü Hal Kurulu’ndaki toprak sahipleri teslim olma yönünde oy kullandı ve Arabi kurulun kararına uyarak ikinci hatasını yaptı. En iyi birimleri kuzeyde konuşlanmış olan Mısır ulusal ordusu hâlâ sağlamdı. Düşman yalnızca kenderiye ve Süveyş Kanalı Bölgesi’ni ele geçirmişti, geri kalan kısımlar hâlâ Mısırlıların elindeydi. Direniş gayet mümkündü, fakat hiç kimse de böyle bir öneride bulunmadı. Mısır ordusu, Britanya silahlarıyla değil; bedevi şeyhlerinin ve Kahire seçkinlerinin ihanetiyle, ayrıca böylesi kritik bir anda diktatoryal davranma cesareti gösterememesi ve yüzünü düşmana dönmüş Olağanüstü Hal Kurulu’nu feshedememesi yüzünden Arabi Paşa’nın bizzat kendi tereddüdüyle yenilgiye uğramıştı.
·
23 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.