Alp Börü 2 ye, Kağan'ın konuşmasıyla başlamak isterim.. Önce geldiniz, benim için çok değerli olan ak donlu atımı istediniz. At benimdir dedim verdim. Sonra yine geldiniz, benim için atımdan çok daha kıymetli, balalarımın anası olan evdeşimi istediniz. Evdeş benimdir, rızasını aldıktan sonra onu da verdim. Şimdi karşıma geçmiş, tapraklarımı istersiniz. Toprak benim mi ki vereyim? İstediğiniz bu topraklar budunundur, Tanrı, Kağan olarak budunun olan hiçbir şeyi yağıya verdiğim günleri göstermesin. Eğer günün birinde böyle bir gaflete düşersem, gök girsin kızıl çıksın! Demiş ve yine efsane olan kitabın ikincisini de bitirmiş bulunuyorum. Söylenecek hiçbir şey yok. Kısaca muhteşem muhteşem muhteşem...