Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

112 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Bir “namus” cinayeti meselesi
Kırmızı Pazartesi -İşleneceğini herkesin bildiği bir cinayetin öyküsü- Kitap “Santiago Nasar, onu öldürecekleri gün, piskoposun geleceği gemiyi karşılamak için sabah saat 05.30’da kalkmıştı.” cümlesiyle başlıyor. Bir giriş bölümü ya da olayı gizleme niyeti olmadan daha kitabın ilk cümlesiyle kahramanımızın öleceğini anlıyoruz yani :) Aynı şekilde kitap kapağında da neredeyse kitaptaki her şeyin resmedildiğini okudukça görüyoruz. Kitabı elime aldığımda gerçekten harika planlanmış, heyecanlı bir cinayet ya da “vay be!” dedirtecek bi cinayet nedeni göreceğimi zannetmiştim.
Gabriel Garcia Marquez
Gabriel Garcia Marquez
’in bir “namus” cinayetini anlatacağı aklımın ucundan bile geçmemişti maalesef. Bu beni biraz hayal kırıklığına uğratmadı değil. Kitap “bekaretini yitirmiş” bir kadın olan Angela Vicario, bakire olmadığını anladığı an karısını kolundan tutup çekiştirerek aile evine geri getiren Bayardo San Roman, kanlı çarşaflar ve türlü oyunlarla bu kısımda orta doğuda yaşanan kötü bi töre cinayeti filmini andırıyor. Kitabın arka planında ise tam bir yeniden canlandırılmış “Kitty Genovese” olayı görüyoruz neredeyse. “Genovese sendromu”. Kurbanımız dışında herkesin cinayetten haberi var ama kimse kurbanımızı uyarmak ya da cinayeti önlemek için bir şey yapmıyor. “Limandan dönmekte olan insanlar, bağrışmalardan telaşlanarak, cinayete tanık olabilmek amacıyla meydandaki yerlerini almaya başlamışlardı.” ifadesi de olayın korkunçluğunu anlamamıza yetiyor. Bu kısımda Marquez’in aslında bir cinayetin yanında bize cinayetin arka planını ve toplum psikolojisini de anlattığını görüyoruz :) Kitabımız şu cümlelerle sona eriyor: “Santiago, yavrum!” diye bağırmıştı. “Neyin var?” Santiago Nasar, onu tanımıştı. “Beni öldürdüler, Wene hala.” demişti. …
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202177,7bin okunma
··
248 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.