stella, little star
Stella, little star...
Ne kadar güçlü olsan da, o derin mavi gözlerinden, o minik kız çocuğunun göz yaşları her daim hücuma hazır...ah sarı saçların, ipek gömleklerinle salındığın o asil bedenin...Ne güzel kadınsın be Stella...Stella Gibson...
Sana da belli ki bir şey olmuş, geceleri uyandırıyor, rüya içinde rüya gördürüyor, sonra da yazdırıyor yalnızlığını....
Aniden, tanımdığın bir yaşlının hastanede yatağından kalkıp sana sarılması ve huzur içinde ölmesi...Ertesi günlerden biriden Olivia'nın kollarını açması ve gel demesi...
Bazen böyle oluyor Stella, bazen hiç tanımadığın insanlar sana sarılıveriyor işte, sen istediğin kadar dışarıdan kaya gibi dur; bazı masum yürekler senin o her gece uyandığın kabusları ve yalnızlığını hissediyor.
Çocukluk ve yaşlılık arasında geçen ömrümüzün en aktif ve doyumsuz kısmı...bu yıl yaşlanmayı düşünmeye başladım, sadece fiziksel değil, ruhsal da...öyle işte Stella, Stella little star....
·
123 views
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.