Gönderi

İçinde yatan evliyanın hürmetine ayakta durmaya gayret eden bir mezar taşı, onunla yaşıt ihtiyar servi, musluğu çoktan koparılıp ağzı çimento doldurulmuş, kitabesi okunmaz olmuş, yükseltilen yolun altına düşmüş suskun bir çeşme, kimbilir hangi miras davası yüzünden sahipsiz kalmış yahut anıtlar kurulunun kararıyla ne yapılacağı bilinmeden kendi haline bırakılmış pervazları, pencereleri kırık, kapısız ahşap evler bazan eskiyi hatırlatır. Bazı sokaklarda bu kadarı da yoktur. Hafızanız “şu apartmanın yerinde fırın mı vardı, kahve mi” diyecek kadar mekâna aşina değilse iyice şaşkına dönersiniz. Hatırlayabildikleriniz bile acı bir lezzeti tattırmaya kâfidir. Bunun adı dâüssıladır. Şimdi nostalji diyorlar.
Sayfa 15
·
107 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.