Genlerle ilgili çalışmam bana, şu dünyadaki varlığımızın başlı başına bir mucize olduğunu gösterdi. Bunu özellikle tek bir hücre ile tüm organizma arasındaki ilişkiyi gördüğümde açıkça anladım. Bizler, son derece gelişkin bir düzen içinde organları, dokuları ve bedenin diğer kısımlarını oluşturan bağlı altmış trilyon hücreden yapılmışız. Örneğin, tek bir karaciğer hücresine bakalım: Sadece hücrenin tek bir hücre gibi işlev görebilmesi için gerekli genler "açık"tır ama bu hücre aynı zamanda karaciğerin de bir parçasıdır. Tıpkı bir şirket çalışanı gibi! Çalışanın, çalıştığı şirkette belli bir görevi vardır ama o aynı zamanda kendine ait bir hayatı olan bir bireydir de. Aynı şey hücre için de geçerlidir. Bir yandan karaciğer hücresidir, öte yandan kendi bireyselliği, organdan bağımsız ve seçici bir işlevi vardır.