Konusu; Küçük yaşta evlendirilen, çocuğu olmayan Meryem'in ve çocukluk arkadaşına aşık olan Leyla'nın bir araya gelmesi ve dostluklarını anlatıyor.
Yorumum; Bu kitaba karşı aşırı ön yargılıydım. Hatta okumayı düşünmüyordum. Yıllar önce yazarın Uçurtma Avcısı kitabını okuyup, belki de yaşım küçük olduğu için, yarım bırakmıştım. Ama arkadaşımın çokça övmesiyle bir anda başladım ve her sayfayı çevirdiğimde içimdeki merak duygusu daha da arttı.
Meryem'in yaşadığı şeyler kalbimi o kadar kırdı ki... Yaşadığı şeylerin, ülkemizde hâlâ yaşanıyor olması da ayrı üzüyor. Bu kadar kötü şey yaşayıp mutlu bir sona ulaşması gerekirken... Diyecek bir şey bulamıyorum.
Leyla. Mükemmel bir hayatı olup, bir anda savaş yüzünden geldiği hal... Tarık'la olan ilişkileri o kadar naifti ki. Her şeye rağmen sonucunda Meryem'in hayatıyla yüzleşmesi...
Ülkemizde Leyla ve Meryem'in yaşadığı şeylerin olması o kadar kötü ki. Hele kitabın ortalarında Taliban yasakları... Kadınları bu kadar alçak görmeleri, erkeklerin her şeye hakkı varken, sezaryen doğumu yapacak kadınların narkoz almadan canlı canlı doğurmaları... O kadar kötüydü ki. Okurken çok kötü oldum.
Muhteşem bir kitaptı! Okuyun, okutturun. Hani şu ölmeden önce okunması gereken kitaplar listesine girmesi gereken kitaplardan bence. Pişman olmazsınız.