Nerede olursanız olun işin içine çocuk tacizi girdimi durum her zaman ciddiyetle ele alınır. Eğer çocuk öldürülmüşse polisler yoğun bir baskı altına girer. Aileler, medya, toplumun baskısı derken güvenlik güçleri de katili yakalamak için canla başla çalışır. Katil bulunursa görevli polis rahatlar, üzerindeki baskılar azalır, görevi başarıyla tamamlamanın verdiği bir huzurla hayatına devam eder. Eğer katil bulunmazsa görevli polisler içine kapanır, bu olayı takıntı haline getirir, ruhsal çöküntüye uğrararak telafisi olmayan davranışlarda bulunmaya başlarlar. Verdiği sözü tutamadığı için vicdanı rahat etmeyen, bu yükün altında edildikçe ezilen bir polisin hayatı var kitapta. Yazar, "Kusursuz cinayet yoktur, suçlu er ya da geç cezasını görür" gibi özlü sözlerin gerçekle bağdaşmadığını belirtmiş. Gerçekte polisler mantıklı cevaplar bulabilmek için bilime yöneldiklerini, tesadüflerin çok az olduğunu ve polisiye kitaplarında da geçen mutlu sonların saçma bir kurgudan ibaret olduğunu söylemiş. Bazı kitaplar güzel vakit geçirmek içindir. Eğlenmek, gülmek, cinayet davalarını çözmek gibi. Bazı kitaplarda bunun gibi, içimizi dağlar, sinirlendirir, acıma duygusu her tarafımızı sarar. Sürükleyiciliğiyle bir gün ayırmaya değecek kadar güzel bir polisiyeydi. Kendine has özgün bir kurgusu vardı. Bilindik polisiyelerden çok çok farklıydı. Kitabı @cagatayyasmut'un paylaşımında görüp almıştım. İyi ki kitabı tekrar okumuş. Böylece biz okurlar da bu kitabı fark edip okuma fırsatı bulduk. Her daim derim, tozlu raflarda okunması bekleyen kim bilir ne cevherler var diye. Kitabı karanlıktan gün ışığına çıkaran sevgili yazarıma sonsuz teşekkürler

YeminFriedrich Dürrenmatt · İş Bankası Kültür Yayınları · 200346 okunma

·

310 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nuray Takaz Durmuş