Güneşin görülmediği bir mahalleden herkese selam.. Evet bu güzel öyküler bu mahallede yaşayan insanların, ders verirken sizi bolca düşündüren, yeri geldiğinde hüzünlendiren ve hatta ağlatan duygu yüklü hikâyelerinden oluşuyor. Özellikle bir öykü vardı ki beni aşırı etkiledi zaten onunla ilgili aşağıya alıntı da bırakacağım. Yeri geldi sinirlendim, yeri geldi şaşırdım, yeri geldi üzüldüm, yeri geldi ağladım... Özellikle küçük Melek'i burada büyümüş olarak görmek ise yüreğimin tekrar sızlamasına sebep oldu. Ve tabiki Arife'nin annesini... Bu mahallede geçen öyküler dışında yazar sonlara doğru ayrı bir öykü daha yazmış. Öykünün birbirleriyle olan bağlantıları ve bunların kusursuz bir şekilde kaleme dökülmesi ise ayrı bir hayran bıraktı beni diyebilirim. Yazarın ilk kitabı olan "Arife'nin Rüyası"ni severek ve boğazım düğüm düğüm okuduktan sonra ikinci kitap için de beklentilerim çok yüksekti ve yazar beni şaşırtmadı tam da beklediğim gibi fazlası var eksiği yok.
Yazarın kalemi insanı kesinlikle yormuyor. Bölümlerin kısa kısa olması ise okumanızı daha da kolaylaştırıyor. Kitap ne ara bitti anlamıyorsunuz. Bu tarz kitapları seviyorsanız mutlaka tavsiye ediyorum. Ben şahsen bayıldım. Kitapla kalın dostlar.️