Kitap öyle değişik, öyle birbirinden alakasız konularla kurgulanarak yazılmış ki… Bir bölümü okurken kapıldığınız duygular ile diğer bölüm okuduğunuzda kapıldığınız duygular çok alakasız. Bakın duygular diyorum, çünkü bu kitabın duygulara hitap eden romandan ileri bir değeri yok. Kurtlar Vadisi dizisinden birebir alıntılar falan yapıldığı ve aynı çizgide kurgulanan olay akışı ile tamamlanmış bir kitap. Fakat bazı olayların doğruluğu kadar yanlışlığının ve yanlılığının da bir hayli fazla olduğu bir kitap. Harf inkılabını sadece bir dönem içinde değerlendirip, Öz Türkçe’yi bırakıp arap alfabesini alıp kullanan Türk milletini göz ardı edip, arap alfabesine harf inkılabı getirilmesi olayına “Keşke o dönem bütün camilerimiz yıkılsaydı, bütün mescidlerimiz yakılsaydı da dilimize dokunmasalardı” cümlesi ile yunan hayranı bir kavukluyu hatırlatan sözlerin sarf edildiği ama ilerleyen sayfalarda vatan, millet, sakarya mottosunun satırlardan düşmeyip, ne şiş yansın ne kebap tarzında yazılan bir kitap. Bir şeyleri eleştirebilirsiniz, taraf da olabilirsiniz ama bunu kindarlık ve nefretle dile getirdiğinizde amacınızın ne olduğunu belli etmekten öteye gidemezsiniz. Saçma sapan uç noktalarının olduğu seri halinde oluşturulmuş çarpık, kurgulanmış bir (tarihi) roman deyip geçmek daha iyi olur. Umarım kitabın geliri yazıldığı gibi Gazi ve Şehitlerimizin emanetlerine bağışlanıyordur. Kitap için tek temennim ve tesellim bu çünkü.

Çeri - 1Gökhan Çayırlı · Lopus Yayınları · 2018666 okunma

·

58 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Gökhan Gelir