Gönderi

176 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Gençlerin yaşlıları ezdiği, kanunların uygulanamadığı, herkesin zorbalık yaptığı korkunç bir distopya yaratmış yazar. Ana karakterimiz olan 15 yaşındaki Alex ve çetesinin yaptıkları benim sinirlerimi çok bozdu. Açıkçası okurken midem bulandı diyebilirim. Bir de kitap aşırı derecede argo. Bu konuşma şekli bana çok itici geldi ve buna kitap sonuna kadar da alışamadım. O dünyayı aktarmak için gerekli belki ama ben yine de sevemedim. Bir de gariptir ki o sinirlerimi bozan Alex'e kitabın sonlarına doğru acıdım. Çünkü Alex gibi kötü insanları Ludovico dedikleri ilginç bir yöntemle iyi birine dönüştürüyorlar ya da dönüştürdüklerini sanıyorlar. Görüyoruz ki zorla hiçbirşey olmuyor. İyilik insanın içinden gelmeli... Kitabın bir de ilginç hikayesi var. Burgess, kendisine kanser teşhisi konulduktan sonra karısına para bırakabilmek için kısa sürede birçok kitap yazıyor. Otomatik Portakal da bunlardan biri. Burgess'ı büyük bir üne kavuşturuyor. Tabii sonra yanlış teşhis olduğu ortaya çıkıyor ve ünlü bir yazar olarak hayatına devam ediyor. Not: Otomatik Portakal'ı birçok kişi filminden de biliyor olabilir. Ben filmi görsel açıdan çok beğendim. Rengarenkti evler, mobilyalar, giysiler... Kitabı okurken daha kasvetli, daha virane bir dünya hayal etmiştim. Bence güzel bir uyarlama olmuş. Kitabın üstüne kesinlikle filmini de izlemelisiniz.
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200992,6bin okunma
·
124 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.