Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

400 syf.
·
Puan vermedi
Sürekli rast geldiğim Milena kullanıcıları, ah Milena'lı iletiler... Acaba bu kadar övgüyü hak edecek bir kitap mı diye bir merak oluşturdu bende. Duyduğum kadarıyla sosyal medya platformlarında oldukça popüler haline gelen bir kitapmış. Ben burda gördüklerimle bile daralmışken, diğer SMP ını kullananları düşünemiyorum. "Bugün oturmaktan başka bir şey yapmadım, hafif bir ağrıya, (bendeki zonklamaydı resmen) onun şakaklarım da gezinişine kulak verdim. Bütün gün mektuplarınla meşguldüm." (Syf 226 ) Gerçekten de böyle oldu... Yazdığı öykülerin Çek diline çevirisi için, tanıştığı Milena ile, aralarındaki iş bağı zamanla, yasak aşk serüvenine dönüşüyor. Acaba Milena ile konuşmak için mi Çekçe öykü yazıyordu bilemedim Abartmıyorum "Mektubu okurken dudaklarımı ısırıyorum ve şakaklarımdaki ağrı benim için her şeyden daha kesin hale geliyor." (Syf 227 ) ... ***Bu arada kendime bir alıntı hediye etmek istiyorum. "Eksiklikliğini hissettiğim bir hediye vardı, onu cennetten istedim; beni 10 Ağustos’a kadar bekletti" (syf 205 ) Dönemin kısıtlı iletişim ağı olan mektuplarla başlayan yasak ya da ahlak dışı aşk, ne derseniz artık, bir kaç reel görüşme ile sınırlı kalıyor ve Kafka'nın ölümüyle de sona eriyor. Tabi o zamanlar sosyal medya platformları yokmuş, oturduğu yerden acaba kime sarsam diye düşünüp, kafayı Milena ile bozmuş. Kafka'nın sosyal medya platformlarında karşılaştığımız, mesaj atıp, tanışmak isteyen, bunaltan tiplemelerden olabileceği kimin aklına gelirdi ki... "Aslında hep aynı şeyi yazıyoruz.Yeter artık, yeter." (Syf 152 ) Diyor Kafka! O kadar haklısın ki... Kim bilir belki aralarındaki aşk diye tabir ettikleri olayı tasvip etmediğim için hoşlanmadım bilmiyorum. Üzgünüm Milena! Parçalanan bir evliliğin eşiğinde ve kocası tarafından sürekli aldatılan bir kadın olman seni haklı kılmıyor... Keşke şu an yaşıyor olsaydın. Erkek tavlama sanatı başlıklı bir makale ya da kitap yazardın. Kafka'dan gelen mail, dm leri de ifşa eder, spamlardın Kafka'dan sonra Milena'dan Max Brod'a yazılmış mektuplar bulacaksınız. Sanırım kitabın en eğlenceli kısmı! Adam öldükten sonra arkasından yardırmış resmen Kafka'ya yazdıklarını da görebilseydik iyi olurdu... Adamı coşturup, arkasından "Dünyanın en basit şeyini bile kavrayamıyor." (Syf 354 ) demekle olmuyor bu işler! Kafka'nın okuduğum dördüncü ( 4. ) kitabıydı. Diğerleri ile kıyaslanamayacak kadar kötü olduğunu düşünüyorum. Nişanlı bir adamla, evli bir kadının yasak aşkı neden bu kadar popüler oldu günümüz gençliğinde? Zerre kadar keyif almadım okurken. Hatta asabileştim, bir an önce okuyup bu kitaptan kurtulmalıyım diye adeta çırpınıp durdum. Kafka'nın arada gidip gelen karamsar ruh halinin de etkisiyle okumakta bir hayli zorlandım, bunaldım, daraldım... Zaten günlük ya da mektup türü oldum olası ilgimi çekmemiştir. Böyle olunca kitabı okuma süresi de uzamış oldu. Neden bu kadar abartıldığına da anlam veremedim açıkçası. İlk fırsatta sahafa uğrayıp değiştireceğim herhangi bir kurgu romanıyla... Ağrımayan başınızı ağrıtmak istiyorsanız okuyun! Gideyim de bir Arveles içeyim *Beğendiğim alıntıları buraya bırakıyorum. "Oysa kadınlar daima suçsuzca acı çekerler." (Syf 26 ) "Bu altüst olmuş dünya ne zaman birazcık düzene sokulacak?" ( Syf 64 ) "Dünyada benim ihtiyaç duyduğum kadar sabır var mı?" ( Syf 89 ) "insan hayattayken de ölebilirdi." (Syf 151 ) "Ne kötü insanın kendini olduğu gibi tutup her kelimenin içine atamaması..." (Syf 222)
Milena'ya Mektuplar
Milena'ya MektuplarFranz Kafka · Can Yayınları · 202354,5bin okunma
··
2.468 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.