Genç olmak korkunç bir şey. Hayat çabucak geçip gidiyor, on yedi on sekiz yaşına geliyorsunuz, ama henüz hiçbir şey yapmamışsınız. Bir yeteneğinizin olup olmadığı belli bile değil. Ve hayattan öyle muazzam şeyler istiyorsunuz ki! Tüm ülkenin ezberden okuyacağı şiirler yazmak istiyorsunuz... Ne yapayım peki? Ne yapayım ki hayat boşuna akıp gitmesin, her günüm bir mücadele ve zafer günü olsun. Bu düşünce bana acı veriyordu, ben bir kahraman değildim, bir kâşif değildim. Kahramanca işler yapabilir miydim? Zor bir işin üstesinden gelebilir miydim, büyük işler başaracak kudretim var mıydı? En kötüsü de sizi kimsenin anlamaması. Hepsi de size şöyle bir bakar, on yaşında bir çocukmuşsunuz gibi kafanıza hafifçe vurur!