Gökçe bileğine siyah bir kurdele bağlanarak bir kültür merkezinde öldürülüyor ve katili bulunamıyor. 11 yıl sonra Gökçe'nin ölümüne benzer bileğinde siyah kurdeleli bir ölüm meydana geldiğinde dava tekrar açılıyor ve başta Yankı olmak üzere Erdem ve diğerleriyle beraber Gökçe'nin katilini bulmaya çalışıyorlar. Öncelikle soluksuz okudum. 100 sayfa okuyup bırakayım dedim ki bir bakmışım kitap iki günde bitmiş. Çok akıcı sürükleyici ve her sayfada ne olacak acaba diye okudum. Her sayfada ayrı şüphelendiğim biri oldu kafam cidden karştı hatta Gökçe yaşıyor mu? Diye sormaktan da kendimi alamadım. Katil hiç tahmin etmediğim biri cıktı. Ama duyuncada şok eşliğinde saydırdım yani katile Sonuna kadar hep Gökçe'nin bir yerlerden çıkmasını bekledim cidden. Harika bir polisiyeydi katili bulma macerası falan Sadece Gökçe'nin ölüm sebebini çok basit buldum bence daha dramatik bir sebep olsa kitap daha duygu dolu olurdu. Onun dışında cidden çok beğendim Gökçe içimde bir uğte kaldı. Ve siyah kurdelenin anlamıda anlaşılmış oldu. Karakterlere gelirsek Alper'e çok üzüldüm Gökçe ile yaşayacakları o güzel günleri yaşayamadılar çok güzel sevdiler. Alper çok tatlıydı ve Gökçe'nin ismini yaşatmak için yaptığı şey... (okuyanlar anladı) Yankı ve Erdem çok tatlıydınız. Hem güldürdünüz hem üzdünüz Burcu ve Hakan sizi hic sevemedim. Iticisiniz Akıcı, sürükleyici, merak unsuru barındıran çerezlik bir kitap arıyorsanız kesinlikle okuyun. İçimde buruk bir yara olarak kalacaksın Gökçe

Ölüler KonuşamazDilara Keskin · Ephesus Yayınları · 20226,2bin okunma

·

271 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Aliye çakmak