Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

353 syf.
·
Puan vermedi
·
19 günde okudu
#Okudum #KitapYorum #BirDinazorunAnıları #MinaUrgan #TürYaşantı #YapıKrediYayınları #353sayfa Merhaba arkadaşlar, ‍️ Bugün size uzun zamandır okumayı düşündüğüm bir kitaptan bahsedeceğim. İyi ki de okumuşum dediklerimden. Beynimdeki kütüphane'nin en üst raflarında yerini Mina Urgan'a ait yaşantı tarzındaki otobiyografik romanı "Bir Dinazorun Anıları" altın harflerle aldı. Bana çok şey kattı. Düşündürdü, güldürdü, hüzünlendirdi, sevindirdi, hayal kurdurttu. Öyle ki sanki Mina'nın koluna girmişiz de İstanbul'u geziyoruz. Hatta aynı okullardayız. Ben bir roman okumadım. Onu yaşadım. Küçük bir oğlan çocuğuyla top oynadım. Umut, sevgi, vefa, merhamet, huzur, güven, emek, arkadaşlık sattım susuz yüreklere. Yeni baştan tüm duygularımı en samimi şekilde gözden geçirdim. İnsanın kendisiyle bu kadar usta bir şekilde dalga geçmesine sesli kahkahalarla tanık oldum. Yanında olsam da yanaklarını çeksem, öpücükler kondursam dediğim anlarda boğuldum. En yakınınızdan daha yakın biri Mina Urgan. Dili sıcak, samimi ve içten. Harbi delikanlı. Şimdi kitabı inceleme kısmına geçelim. ️ Mina'nın anlamı aslında bildiğiniz Mina dağıyla alakası yok. Kendi anlatımıyla, Arapça değil, Farsça bir sözcük ve şarap kadehi, ya da mavi anlamına geliyormuş. Roman, Benjamin Butto'nun Hikayesi gibi. Altı bölümden oluşuyor. ⭐Birinci bölüm Yaşlılık ve Ölüm ⭐İkinci bölüm Çocukluk ⭐Üçüncü bölüm Gençlik ⭐Dördüncü bölüm Gençliğimde Tanıdığım Bazı Kişiler. ⭐Beşinci blüm Siyasal ⭐Altıncı Bölüm. Mina Urgan'ın Albümünden. Ben tüm bölümlere kitlendim. Ancak en çok dördüncü bölümden etkilendim. Aslında neredeyse, tüm kitabın altını çizecek kadar büyük şaşkınlık, merak ve bilgiye aç bir halde okumayı sürdürdüm. Hemen bunların içinden bir örnekle aydınlatayım sizi. ️ "1930'lu yılların Necip Fazl'ı ile 1940'lı Necif Fazl'ı arasında uzaktan yakından en küçük bir benzerlik yoktur. Onunla selamı sabahı kesmiştik. Süper_mürşid olarak parlak kariyerini hayretler içinde uzaktan izledik ancak. Necip Fazıl yavaş yavaş değişmedi. Dinle hiç ilgisi yokken ansızın, sadece dindar değil dinci oluverdi. Fazıl'ın bir yüz tiki vardı. Kaşı gözü oynardı acayip acayip ikide bir. Bu tikten kurtulmak için, bir şeyhe gitmesini salık vermişler. Şeyh efendi okumuş üflemiş. Bir haftada kurtarmış tikinden onu. İşte o bir hafta içinde olmuş. Bizim bohem şair Necip Fazıl, Süper_Mürşite dönüşmüş ansızın. Necip Fazıl iyi bir şairdi." (say. 97) Buna benzer ünlü şairler ve yazarlara dair yüzlerce anı ve yaşanmışlıklara tanık olacaksınız. Mina Urgan 'Bir Dinozorun Anıları"nda açık yürekli, yalın ve naif bir dille anlatıyor; kendini, çevresindekileri ve bir coğrafyada olan biteni... Halide Edip, Necip Fazıl, Abidin Dino, Neyzen Tevfik, Sait Faik, Yahya Kemal, Ahmet Haşim, Atatürk ve başka pek çok isimle zenginleşmiş bir ömrü..." Ayrıca Mina Urgan bir insan olarak ‘’utandığı’’ olaylar silsilesinden de bahsediyor kitabında…6-7 Eylül olayları, Kanlı Pazar, Deniz’lerin asılması,12 Eylül darbesi… Küçük ve şeker tadı bırakan anısını da paylaşarak yorumumu sonlandırıyorum. Siz de bi kahve eşliğinde Minayla sohbet edin. Okuyan herkes her bölümde onun yaşında olacağını garanti ederim. Diyor ki, "Ahmet Haşim kendisini düpedüz çirkin sanır, bunun acısını çekerdi. Anneme mutsuz aşklarını anlatırken, oynuyormuş gibi yapar, söylediklerini dinlerdim. Ve macho erkek çocuk kimliğinden tümüyle sıyrılıp " ben büyüyünce Haşim'i mutlu edeceğim" derdim kendi kendime. (say. 208) Kitabı kesinlikle okumanızı. tavsiye ederim. Zaten roman yudum yudum lezzetli bir şekilde ilerliyor. Merhametli, vefalı, dürüst, dinazor kalpli huysuz ve tatlı kadın Mina Urgan'a sonsuz sevgi ve özlemle...
Bir Dinozorun Anıları
Bir Dinozorun AnılarıMina Urgan · Yapı Kredi Yayınları · 202211,3bin okunma
·
195 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.