Birinci kitabını okumamamın üzerinden hayli zaman geçtiği için bazı kişileri ve olayları hatırlamakta zorlansam da okudukça hatırladım. Bu kitabında Yaşar Kemal daha çok İnce Memed'in köylüler için ne ifade ettiğinin ve İnce Memed'in sorgulamalarının üzerinde duruyor. İnce Memed, köylüler için eşkıya olmasının ötesinde bir anlam taşıyor. İnce Memed köylüler için bir fikir. Tam da bu nedenle hiçbir şey yapmasa da varlığı onları ayakta tutuyor ve harekete geçiriyor. Köylüler, İnce Memed'in varlığından aldıkları güçle bir süre direnseler bile Ali Safa Bey köylülerin dirençlerini kırmayı başarıyor. Bu noktada İnce Memed durgunluğuna son veriyor ve harekete geçiyor. "Bir daha, bir daha öldürürsün, bir daha gelir. Bir daha, bir daha gelir, Abdi gider, Hamza gelir, Hamza gelir, Hamza gelir..." kitap boyunca İnce Memed sayıklar gibi sürekli bu cümleyi söylüyor. Herkese soruyor, Koca Süleyman'a, Seyran'a, İdris Beye... Bir cevap arıyor. Bu düşünce onu elden ayaktan düşürüyor. Kitabın başından sonuna kadar bu sorgulamalarına şahit oluyoruz. Bir cevap bulabiliyor mu, bulduysa ne cevap buluyor bilemiyoruz. Belki de sadece kabul ediyor. Tüm bunlara ek olarak kitapta dikkatimi çeken bir isim var: Arif Saim Bey. Dikkatimi çekmesinin nedeni Yaşar Kemal'in bu karakterle Ali Saip Ursavaş'ı anlattığı söylentisi. Kitapta anlatılan Arif Saim Beyle, Ali Saip Beyin göz ardı edilemeyecek ortak noktaları var. Son olarak demek istediğim tek şey İnce Memed serisini okuyun çünkü Abdi gitti, Hamza geldi, Hamza geldi, Hamza geldi... " 'Bu dünya böyledir,' diyordu. Sular hendeğine dolar. İnsanlar doğar ölür, gün doğar batar. Ağaçlar büyür çürür. Sular akar, bulut ağar. Ağayı öldürürsün, ağa gelir yerine. Bir daha öldürürsün, bir daha gelir."

İnce Memed 2Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202029,4bin okunma

·

167 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Melek