Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Çağımızda halklar uyanıyor, binlerce yıllık köle insanlar, köle milletler zincirlerini koparıyor ve bu yüzden dünyamız çağların en mutlusu oluyor. Övünülecek bir çağ oluyor. İnsan soyu belki bir gün diyecektir ki, o yirminci yüzyılın insanları ne mutludurlar ki, zincirlerin kırılışını gözleriyle gördüler, zincirleri kırdılar, zincirlerin kırılışını yaşadılar, savaştılar. Bir de çağımız utanç verici bir çağ. Koskoca Amerikan devi, uygarlığın doruğuna varmış, elinde atomu, insanın vardığı en son tekniği ele geçirmiş her şeyiyle, bütün gücüyle Vietnamın üstüne yüklenmiş. Ve napalm bombasıyla ve bilyalı bombalarıyla ve dev uçaklarıyla ve 180 milyonuyla ve ateşle, demirle. Yerden fışkıran, gökten yağan cehennemiyle… Çırılçıplak, yalınayak, başı kabak bir avuç insanın üstüne yüklenmiş. Vietnam artık bir yeryüzü mezbahasıdır. Bu korkunç mezbahada bütün insanlığın gözü önünde Amerikan devi bir avuç çırılçıplak insanı kesiyor, doğruyor, yok ediyor… Ve insanlığın üstüne bir ölüm soluğu gibi, zafer türkülerinin en onur kırıcısını gönderiyor. Yeryüzü bir arenadır. Ve bu arenada zırhlılarla, atomlarla, ateşle, çelikle donanmış bir dev, karşısında da çırılçıplak üç yaşında çocuklar… Dev, çocukları doğruyor ve yeryüzü bunun seyircisi… Böyle bir insanlıktan artık hayır mı kalır? Gene de bu aşağılık, bu soysuz durumdan insanoğlunu Vietnamın direnci, kahramanlığı kurtarıyor. Eğer insanlık bu korkunç yıkımdan sonra, aldığı bu öldürücü yaradan sonra ayakta kalacaksa, o da Vietnamlıların kahramanlığından dolayı olacaktır. Amerika devi insanlığın hastalığı, Vietnam namusu ve sağlığıdır.
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.