Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

288 syf.
8/10 puan verdi
GERÇEKLEŞEN DİSTOPYA: SEMENDERİZM
Öncelikle ben de Semenderlerle Savaş'ı her okuyan taze okur gibi ''BU KİTABI NEDEN KİMSE BİLMİYOR'' hayıflanmasını yapmadan geçemeyeceğim. 1984, Cesur Yeni Dünya, Biz gibi diğer distopik eserlerle birlikte anılmamasını anlamıyor; Jaguar ve İthaki'nin yeniden basması ile birlikte daha fazla okurla buluşmasını ümit ediyorum. Bundan sonrası spoiler içerir. Semenderlerle Savaş, Ekvator kıyısındaki bir adada inci arayan Kaptan Van Toch'un yerlilerin deniz cinleri olarak adlandırdığı semenderleri keşfi ile başlar. Semenderler istiridye ile beslenmektedir ancak elleri küçük olduğu için istiridyeyi açamamaktadırlar. Bunu keşfeden kaptanımız, tapa oğlanlar adını verdiği semenderlerle ''dostluk'' kurarak onlara bıçak kullanmayı öğretir. Semenderle yemeğe, kaptan incilere kavuşur. Zaman içerisinde kaptan köpek balıklarının onlara zarar verdiği görür ve kendisi için çalışan bu canlılar için köpek balıklarının icabına bakar. Zaman içerisinde adada istiridye kalmadığını gören kaptan semenderleri başka bölgelere taşımak için kendine iş ortakları aramaya başlar. Böylece semenderler her yere yayılır. Açgözlü insanoğluna kaynak mı dayanır? İnciler tükendiğinde nüfusu artan semenderler artık bir sorun olmaya başlıyor. Bunun da çaresini biyolojik olarak gelişen semenderleri tüm dünya ülkelerine işçi olarak satmaya başlıyorlar. Dünyanın her yerinde gelişmişlik düzeylerine göre bu tapa oğlanlar yapı, inşaat işlerinde çalışmaya başlıyorlar. Buraya gelene değin de artık tüm gazeteler, radyolar, bilim adamları semenderleri konuşuyor, üzerlerine bilimsel araştırmalar yapılıyor, konuşmayı öğreniyorlar, teknik ve beşeri eğitimler alıyorlar. Bu arada semenderlerin bu kadar gelişmesi ve çoğalmasının tehlikeli boyutlara ulaşabileceği ile ilgili karşı görüşler bildirilse dahi kapitalist sistem ile ülkelerin birbirlerine karşı silahlanma ve asker sayısı artırma yarışları daha baskın çıkıyor. İnsan nüfusunu 10'a katlayan semenderler, artık daha fazla kıyıya ihtiyaç duyması ile birlikte kıyı şeritlerini havaya uçurarak kendilerine alan açmaya başlıyorlar. Kitabın ismini veren Semenderlerle Savaş bölümü yaşanıyor. Artık hiçbir dünya ülkesi semenderleri durduramıyor, insanlık yok olmaya; semenderlerin ise yükselişi başlıyor. Karel Çapek'in 1936 yılında yazdığı bu eser erken dönem distopyanın muazzam bir örneği olmakla birlikte okuyanların dile getirdiği gibi gerçekleşen bir kehanet. Sömürgecilik, faşizm, kapitalizm, nazizm, kaynakların tükenmesi... biz bunların hepsini zaman içerisinde yaşadık ve yaşıyoruz.. yazarın kendi ile konuştuğu son bölüm: ''Gerçekten de bütün insanlığı yok etmek istiyor musun? ......... ........ ........ Tanrı aşkına rahat bırak beni! Ne yapabilirim? Bunu insanlar istedi; hepsi semenderleri olsun istedi; ticaret, sanayi, teknoloji istedi..''
Semenderlerle Savaş
Semenderlerle SavaşKarel Čapek · Jaguar Kitap · 2021288 okunma
·
304 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.