Çocuğun bu metaneti orada bulunanların kalbini parçalıyordu. Zaten, bir felâkete sûkun ve itidalle tahammül edenlerin manzarası, o felaket için ağlayıp çırpınanların manzarasında çok daha korkunç ve ezicidir. Kuru ve sabit gözlerin arkasında nasıl bir ateşin yandığı; yavaşça kalkıp inen göğsün içinde nelerin kaynadığı bilinmediği için, insan mütemadi bir ürkeklik ve tereddüt içinde üzülür..
Sayfa 5