Gönderi

Yaklaşık yirmi yıl önce çıkarılan bir yasa gereği, evlerimizde gereksiz boşluklara yer yoktu çünkü. Benim evim, Merkez'de yaşadığım ve yüksek statüde olduğum için biraz daha büyüktü, fakat artık yasalar gereği konutlar, Uluhan'ın yakın çevresi dışında, en kalabalık aileler için dahi yüz iki metrekareyi geçemiyordu. Yataklar uyku zamanı açılı­ yor, yemek masası, sandalye veya koltuk gibi diğer mobilyalar, açılan yataklara yer açmak üzere otomatikman katlanıp ortadan kalkıyordu. Mutfak küçük bir tezgahtan ibaretti. Zaten yemekleri marketlerden yarı pişirilmiş ya da toz halinde alıyorduk. Doğal ortamlarda, hormonsuz tarlalarda yetişen ürünler devlet denetimindeki her türlü mikrop ve bakteriden arınmış dev mutfaklarda toz haline getiriliyor ve paketlenip marketlere dağıtılıyordu. Evlerde toz gıdaları suyla karıştırmak yetiyordu, böylece kadınlar ve bekar erkekler yemek yapmak zahmetinden kurtuluyorlardı. Dünyada, vatandaşlarını lıilylesine gözeten ender ülkelerden birinde yaşıyor olmaktan da hep gurur duymuştum. Ama onca dikkat ve özene rağmen insanların hala ishal, dizanteri gibi türlü mide rahatsızlıklarına yakalandıkları da bir gerçekti.
1 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.