Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

480 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
John Fowles, ilk Romanı “Koleksiyoncu” ile bilinen postmodern roman öncülerinden İngiliz yazardır. 1952’de başlayıp 1965’te ilk defa yayımlanan “Fransız Teğmenin Kadını” romanı ise, Fowles’ın en başarılı ve yenilikçi romanı olarak geçer. Kitap, 1837 ile 1901 yıllarını kapsayan Viktorya Dönemi’nin İngiltere’sinde geçer. Dönem İngiltere’nin en parlak ve süpergüç olduğu dönemlerden biri olarak görünse de saflığı merkeze alan anlayışı ve katı kurallarının toplumdaki kadın-erkek rolleri ilişkin getirileri tam olarak beklendik değildir. İsmine bakıldığında, salt bir aşk romanı okuyacağınızı düşünülebilir fakat Yazar dönemin sosyokültürel yönü dışında, birçok disiplini de yolumuza katar. Zaman zaman farklı disiplinlere ait bu detaylı anlatım okuyucuya ağır gelse de, genel anlamda -benim için- keyifliydi. Roman, aristokrat olarak Charles’ın kendisine göre üst seviye olan nişanlısı Ernestina’nın İngiltere’nin küçük bir kasabası olan Lyme’a gitmesi ve orada Fransız Teğmenin Kadını (hatta belki daha ağır bir hitapla) olarak adlandırılarak toplum dışında itilen Sarah ile karşılaşmasıyla başlar. Charles’ın bu gizemli kadının peşinden sürüklenmesiyle, biz de sürüklenerek gerek ormanlık alanda gerek de deniz kenarında onları gözetleriz. Bir aristokrat olan Charles’ın gizemli kadını çözdüğünü sandıkça kendinden toplumdan uzaklaşışı, çözüldükçe açılan kadının aslında uzaklaşmasına şahit oluyoruz. Viktorya Dönemi’nde yalnız bir kadının, içten içe kendini kaybetmesini ve belki bulması içinse takındığı maskeleri ardarda çözmeye çalışıyoruz. Romanı spoiler vermeden anlatmaya çalışırken aslında yazarın da bende bıraktığı hissi sizlerle paylaşıyorum. Karakterlerin neyi neden yaptığına tam olarak hakim olamıyoruz, tıpkı yazar gibi. Yazar, burada diğer yazarlardan farklı olarak Tanrı-yazar rolünü reddederek yazar kitaplarını. Bölümler arasında araya girip, kendi düşüncelerinden bahseder, bu karakter şimdi ne yapmalıyı sorgular. Hatta öyle ki, bir noktada araya girip kendini romana dahil edip Charlesla vagonda karşılaşır. Atılan zarla aslında bizi iki son beklemektedir, birincisi birlikte oldukları son ki aslında bunu tercih ettiğimi düşünüyorum ama bu Sarah’a haksızlık olacak son. İkinci son ise, kitap boyunca en derin ve döneme en aykırı karakter -bence- olan Sarah’nın kendi özgürlüğüyle mutlu olduğu bir son. Kitabın film çekimlerinde de 1. Son final olarak kabul edilmesine rağmen tam olarak belirli bir son olmamıştır. İkinci sona açık kapı bırakılmıştır. Fowles, kitap boyunca kalemiyle beni çok etkileyen bir yazar oldu. Bou kitabı kuma grubumuzla okuduğum içni ekstra şanslı hissediyorum. Kurgu ve karakter derinliği açısından çok etkilendiğim ve herkese önerebileceğim bir eser. En kısa zamanda “Koleksiyoncu”yu okumak istiyorum. Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim, İyi akşamlar, Günce
Fransız Teğmenin Kadını
Fransız Teğmenin KadınıJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20202,422 okunma
·
175 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.