ب
Es-selamualeykum
İsra ve Miraç iki ayrı mucizedir.
Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem 40 yaşında peygamber olmuştur, on iki yıl yaşadı inanmadılar.
On iki yıl...
Az bir süre değil.
Peygamberi Zişan ımız İslam'ı, imanı, Kur'an'ı anlattı.Mucizeler gösterdi dinlemediler, inanmadılar. Senelerce böyle devam etti.Nihayet bir akşam -26 Recep- Ebu Cehil azıttı, çok hakaret etti, çok ileri gitti, saldırdı Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin ayağını yaraladı.
Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem hüzün doluydu, üzülüyordu işte böyle bir anda
Allah u teala hazretleri İsrâ ve Miracı nasip etti.
Onca sıkıntı, üzüntü, eziyet sonunda Allah u teala 'Gel Habibim' dedi.
(Zorluktan sonra kolaylık gelir sabırdan sonra Allahu Teala Hazretleri mükafat gönderir...)
Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi sellem halası Ümmü Hani'nin evinde iken Cebrail Aleyhisselam geldi:
"Allahu Teala Hazretleri seni davet ediyor, üzüntünün, sıkıntının, çektiğin o kalp ağrısının mükafatı olarak Allah seni İsra ve Mirac'a davet ediyor ya Resulullah!" dedi.
Böylelikle İsrâ ve Mirac hadisesi vuku buldu, Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem ilk kez Allah u teala yı gördü, konustu ve Ümmeti için duada bulundu. Namaz emrini aldı ve hüzünlü bir sekılde geri döndü.
"Gözümün nuru namaz"
"Namaz, mü'minin mirac' ıdır"
"Şu ruküler de olmasa, dünyada eğilmez başlar..."
.
.
.
İsrâ ve Mirac'ı okuma, anlama ve ihya edebilme duası ile..