Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

168 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
Bir harem ağasının anıları
Yine bir livaneli romanı; Esasında Livanelinin seranadı dışında diğer eserlerini pek sevemedim ve hatta okudukça luzumsuz da buldum diyebilirm, aynı şekilde başlarda bu kitap içinde böyle düşünmüştüm. Ama şöyle de bir durum var ki, genel itibariyle romanları beni gerçeği araştırıp öğrenmeye teşvik ediyor.Nitekim bu kitapta da böyle oldu. Engereğin gözünü okumaya başlarken içeriği-konusu hakkında hiç bir bilgim yoktu. Ayrıca romandaki karakterlerinde isminin verilmemiş olması sebebiyle ilk başlarda hangi dönem ve padişahtan bahsedildiğini tam kavrayamayıp, bu bilinmezlik beni farklı kaynaklardan okumaya yöneltti. Kitabın temel konusu iktidar, iktidar hırsı saray entrikaları,harem,cinayet,kardeş katli, kölelik, ve bu sistemde değişen insanın duygu ve düşünceleri..Bu eserde Osmanlı tarihinin en gizemli saltanat deevirlerindn birine padişahlık yapan ve kitapta ismi verilmeyen, deli namıyla ünlenen Deli İbrahimin topkapıda yaşadıklarını, iktidar ateşinin evvala kendini sonra çevresindekileri nasıl yaktığını okuyacağız.Ve tüm bunlara Habeşistandan istanbula getirilerek hadım edilmiş siyahi köle olan ve sonradam harem ağası olmuş süleymanın gözünden tanık olacağız. Şimdi kitabın içeriğinden biraz daha detaylar verelim. İbrahimin gözleri önünde, abisi IV. Muratın diğer kardeşlerini katletmesi, onun ömrü boyunca psikolojik sorunlarla, ölüm korkusuyla ve bir gün kendisinin bu şekilde öldürüleceği düşünceleriyle boğuşmasına sebeb olmuştur.İktidara bir engel teşkil etmemesi için gençliğinin çoğunu kafeste kapalı bir şekilde geçirmiş abisi öldükten sonra ise tahta geçmiştir. Ancak içinde bulunduğu ruhi yıpranma onu başlarda abisinin ölümüne inandırmamış ve hatta bunu kendisini öldürmek için kurulan bir oyun olarak algılamış,taki ki abisinin cesedini görene kadar. Diğer kardeşleri katledildiği için kendinden sonra yerine geçecek ne bir kardeşi ne de o zmanlar bir çocuğu varmış.Sonradan evlat sahibi olmuş ve yukarıda bahsettiğim sebeblerden dolayı İbrahim kimilerine göre deli kimilerine göre ise Osmanlı'nın soyunu devam ettiren padişah olarak anılmıştır. Kitapta valide sultan olarak geçen Kösem Sultan, 8 yıl Osmanlı'ya padişahlık yaptıktan sonra türlü türlü oyunlarla oğlunu tahttan indirip tekrardan onun hapsedilmesine ve yerine de çok küçük yaşlardaki torununun getirilmesine sebeb olmuştur.Böylece padişah, hapsedildiği odanın kilidine kurşunlar dökülerek sessizce ölüme teslim edilmiştir. Bu sırada haremağası süleyman, padişahının- efendisinin, bu hallerine çok üzülmüş ve kendini onu kurtaracak olan bir kahraman olarak görmüştür. Daha sonraları ise iktidarı ve gücü elinde tutan Kösem Sultanı efendi bellemiş kendisini yine itaat etmesi gereken bir köle gibi hissetmiştr, Deli İbrahimden ise bu sefer nefret edip onu öldürülmesi gereken sıradan bir insan olarak düşünmüştür.Süleyman karakteriyle burada insanoğlunun, iktidar ve güc kimin elindeyse, menfaat nereden gelecekse ona itaat edilip kutsallaştırıldığını görmekteyiz. 'Çünkü dengesiz insanların terazisi bozuktur. İnsanları yüreklerine göre değil menfaatlerine göre tartarlar.' Daha fazla içeriğinden bahsedip uzatmak istemiyorum okuyacak olanlara keyifli okumalar dillerim.Selametle..
Engereğin Gözü
Engereğin GözüZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201916,3bin okunma
·
241 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.