Gürültüleri duymamak güzel. Sürekli bir şeylerin yıkıldığı, yerine yenilerinin yapıldığı toza bulanmış bu şehirden bıktı. İnşaat sesleri, işçilerin bağrışları, yolları tıkayan hafriyat kamyonları, evlerin günbegün kesilen ışığı ve beton, beton, beton. İnsan her zaman yeni bir şeyler görmek istemiyor, bazen var olanı korumak, elinde olanın tuhaf, huzur veren alışkanlığıyla yaşamayı sürdürebilmek, belki yalnızca yetinebilmek istiyor. Ama zaman değişti.