Yazarın deneme türünde okuduğum ilk kitabıydı. 1999'da ilk basımı yapılmasına rağmen bahsettiği veya serzenişte bulunduğu birçok mevzu halen geçerliliğini korumakta olması biraz can sıkıcı aslında.
İlk yazılar bolca İstanbul'u anlatıyor, İstanbul'un bazı semtlerini mahalle mahalle gezdiriyor. Sonlara doğru olan yazılar ise daha gündelik, daha genel çerçevede yazılmış. Politik açıdan ise bakmamak mümkün değil çünkü bana göre genel bir belediyecilik anlayışı eleştirerek, överek ya da tartışarak anlatılmış. Fena değildi. Ancak yazarın hikayelerini daha öncelikli okumayı tercih edeceğime eminim.