Beyaz Günler! R.H.K serimizde de yavaş yavaş sona yaklaşıyoruz. Her güzel şeyin, sanki şartmış da, bir sonu olduğu gibi bu serinin de bir sonu olacaktı elbet ve buna yaklaşmanın üzüntüsü de çokça içimde yer ediniyor. Anadolu ile İstanbul karşılaştırmasının yapıldığı, sosyolojik tahlillerle dolu, insanların gelebileceği en uç noktaları anlatan, birçok farklı hayatı kıyaslarken aynı zamanda psikoloji, felsefe, sosyoloji gibi kavramlarla yakından ilişkili; özellikle insan psikolojisi ve İstanbul için sosyolojik ve toplumsal incelemelerin yoğun olarak yapıldığı bir kitap olduğunu söyleyebiliriz. Konu itibariyle ve yaşananları okudukça mide bulandıran bir konu diyebiliriz. Kesinlikle kitap kötü değil, sadece mide bulandıran bir konu seçilmiş. Benim aklımın kabul etmediği bir tür ilişki. Freud’un Oidipus Kompleksi adını verdiği teoriden esinlenerek ortaya çıkarılmış bir kurgu olabileceğini düşünüyorum aslında. Erbil Erbeyli karakterinin üzerinden verilen birçok mesaj var ama kurguya kısaca değinmek istiyorum. Üniversite için İstanbul’a gelen Erbil, dayısının oğlu ve yengesine geliyor. Kadınlarla ilk defa yakın oluyor, İstanbul yaşantısını onun gözlemleri üzerinden öğrenirken aynı zamanda kişisel özellikleri olarak da oldukça yakışıklı biri olduğunu öğreniyor. Bir bakan bir daha bakmak istiyor ona. Ama gel gör ki bu dışı güzel olan insanın içi ise dışının aksine bir o kadar çirkin. Çünkü sevdiği, aklını kaybettiği kadın yengesi. Kuzeninin kadını. Rezalet. Şahsi olarak mide bulandırıcı bir konu seçilmiş dememin nedeni budur. Hani dersin sadece onu sevmiş, bunu içine atmış gibisinden. Tabi romanda bunları da bekleyemezsin. Birçok kadınla sık sık olaylar yaşaması, kendi kendini sürekli yargılaması da ilginçti. İki farklı kişilik tek bir karakter üzerinde toplanmıştı sanki. İki yüzlülüğün ayaklı temsilcisiydi bu karakter. Birkaç şey daha söylemek mümkün ama içimden geçeni dinleyerek okunmasını tavsiye edeceğim çünkü oldukça şaşırtıcı. Aşk, güzel bir şey ama doğru kişide. Kimsenin aşkına göz değdirilmediği müddetçe güzel aşk. İlginç bir konu ve özgün bir anlatım için okunmaya değer buluyorum. Konuyu neden sevmediğimi de ayrıntılı ve açık biçimde anlattığıma göre yeterli bir yazı oldu diyebilirim. Hepimize iyi okumalar dilerim..

Yerini Seven FidanRefik Halid Karay · İnkılap Kitabevi · 201135 okunma

·

145 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.