Kitapta genişçe Medine Vesikası’nın varlığı ispat edilmeye çalışılmış ve bu antlaşmadan sonra Hayberin Fethine kadar giden süreç anlatılmış.
Özetleyecek olursam, Medine Vesikası’nı incelememizin bize sunacağı iki temel kazanımdan bahsediliyor:
1-) müslümanların farklı düşüncedeki insanlarla bir arada hangi çerçeve içinde ve ne ölçüde yaşayabileceklerinin ipucunu vermesi.
2-) geçmişten günümüze ciddi bir sorun olarak varlığını sürdüren Yahudi meselesinde takınmamız gereken tavrı daha iyi anlayabilmemiz için Peygamber metotlarıyla önümüze sermesi.
Tarihin seyrine baktığımızda Yahudiler, kendi peygamberlerinden tutun da gittikleri her yerde bulundukları her mekanda fitne fesad hareketleriyle bozgunculuklarıyla ve ihanetleriyle tanınmışlardır. Bu yüzden tiynetinde ihanet ve zulüm olan bu kavimle mücadele ederken bu kitaptaki bilgilerden yararlanmak ve efendimizin Yahudilerle olan münasebetinde izlediği politikayı anlamak ufkumuzu açacak, yönümüzü belirleyecektir. Herkese tavsiye, ilk kıblemiz için siyonist işgalcilerle mücadeleyi kendine dert edinenlere emir