Gönderi

Tüm gece ki hissiyatım... (öfkenin yanında...) "Akrep gibisin kardeşim, korkak bir karanlık içindesin akrep gibi. Serçe gibisin kardeşim, serçenin telaşı içindesin. Midye gibisin kardeşim, midye gibi kapalı, rahat. Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim. Bir değil, beş değil, yüz milyonlarlasın maalesef. Koyun gibisin kardeşim, gocuklu celep kaldırınca sopasını sürüye katılıverirsin hemen ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye. Dünyanın en tuhaf mahlukusun yani, hani şu derya içre olup deryayı bilmiyen balıktan da tuhaf. Ve bu dünyada, bu zulüm senin sayende. Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak kabahat senin, — demeğe de dilim varmıyor ama — kabahatın çoğu senin, canım kardeşim! " NAZIM HİKMET RAN
··
8 görüntüleme
eskaza okurunun profil resmi
bu günde bütün şiirler seçim sonucunu hatırlatıyor :) kürt kardeşlerimiz neredeyse (duzeltiyorum) ağirlikli yasadiği 8 doğu ilimizde yeni anayasaya evet oyu fazla cikmasi dusundurucu sorgulanmasi gereken sosyolojik bir durum
8 önceki yanıtı göster
Ebru Hacıalioğlu okurunun profil resmi
Hemen bir açıklık getireyim ben alıntıma... "Dünyanın en tuhaf mahluku" şiiri, herhangi bir etnik kökene ithafen paylaşılmış değildir. Ben Artvin doğumluyum. Annem Samsun, babam Artivin doğumlu. Annemin babası Selanik göçmeni, annesi Laz. Babamın babası Batum göçmeni, annesi Çerkez. Yani ben Türkiyeyim. Artvinli olmam, mesela sizin Ankaralı, İstanbullu veya Parisli olmanız gibi tesadüftür ve bu beni ne daha üstün ne de daha az değersiz yapar. Sadece herhangi bir yerde doğmuş herhangi bir insanım. Konuyu Kürtlere, Türklere veya bilmem kimlere getirmek beyhudedir, yıllardır bu ülkede ve hatta din ve milliyetler çerçevesinde insanlık tarihinde sürekli okuduğumuz basmakalıp laflardır. Beyhudedir ama sistem bu şekilde ve hiç ama hiç özümseyemediğim bir biçimde işlemektedir. Bu ayrı konu... Dünyanın en tuhaf mahluku, kendine saygı duymayı bile beceremeyen insandır. Kendine saygı duymayan insan saygı görmek için her tür iyiliği (ki bu örnekler maalesef çok az) ve/veya her tür kötülüğü yapmaya muktedirdir. Ve biz bu coğrafyada hep kötülere denk geldik. Çünkü toprak, su, doğa vs yani yaşam için gerekli kaynaklar ve maden, petrol doğal gaz vs gibi para kaynakları da bolca var bu coğrafyada. Ve tuhaf mahluk gücü elinde tutabilmek için köşeye sıkıştığında akrep gibi kendini sokabilecek hırsa sahiptir. Bencildir, duygusuzdur vs vs yani insan vasıflarını taşımamaktadır. Konunun gece ile bağlantısı ne mi???? Hırsından gözü dönmüş birilerinin, hırsları uğruna, bu ülkede onlarca insan daha çocuk yaşta, mesela Berkin gibi, hayatının başında mesela Ali İsmail gibi, gözümüzün önünde öldürüldü veya ölmeye zorlandı; bolyozdu, ergenekondu gibi fasarya davalarda intihar edenleri düşünün. Neden yaşandı bunlar? Sur niye darmadağın edildi? Barış mitinginde yüzlerce insan neden katledildi? Daha sayalım mı? Canlı bombalar... Alevi değilim ama Alevilerin "eline, beline, diline sahip ol" düsturu uymaya çalıştığım düsturdur. Bu inandığım ilkeler yüzünden Hayır dedim ben. Ama ben bu değerlere inandığım için ter... olarak nitelendirildim en üst mercilerden... "Dünyanın en tuhaf mahluku" bana ve benim gibi düşünen tüm insanlara bu tanımlamaları yakıştıran herkestir. Demokrasi ve insan hakları özümsenmesi zor meselelerdir. Adalet bebek yaşta içimize işlenmesi gereken en önemli ilkedir. Hak yemeyecek, hak yedirmeyeceksin. Sadece benim olsun dersen olmaz... Benim seni anlamamı istiyorsan bir zahmet sen de beni anla... Yani..... Mesele Türk, Kürt, vs evet-hayır meselesi değil canım kardeşim.... İnsan olma meselesidir... Yine Nazım'ın dediği gibi; sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart değil... Ama SAYGI şart güzel kardeşim...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.