2011’de Ejderha Dövmeli Kız’la tanıştım seriyle. Tabi o zamanlar seri üç kitaptı, Stieg Larsson’un yazdığı kitaplardan oluşuyordu. İlk kitaba o kadar hayran olmuştum ki diğer iki kitabı da hemen almıştım. Ejderha Dövmeli Kız serinin en iyi kitabı, zirvesi olsa da Ateşle Oynayan Kız ve Arı Kovanına Çomak Sokan kız da gayet başarılıydı. Yazarın vefat etmesi beni üzmüştü, keşke yazar yaşasaydı da yeni kitaplarıyla tanışsaydık derken serinin David LagerCrantz tarafından devam ettirildiğini gördüm. Bir taraftan heyecanlanırken bir taraftan da nasıl devam edecek, eski tadı verecek mi diye düşünmeden edemedim. . Örümcek Ağındaki Kız okuduğumda neredeyse eski tadı alır gibi olsam da son iki kitap benim için hayal kırıklığı oldu, özellikle de son kitap. Ben serinin son iki kitapla artık ticari bir amaca döndüğünü düşünüyorum. Tamamen serinin isminden faydalanmak amacıyla yazılmış. Çünkü bu serinin dünyada hatırı sayılır bir kitlesi var. Son kitapla ilgili diğer yorumları okudum ve çoğuna hak veriyorum. Lisbeth’in ve içinde bulunduğu olayların daha da ön planda olmasını isterdim ama ciddi anlamda geri planda kalmış. Ben bunun vedaya yakışmadığını düşünüyorum. Sonuç olarak toparlamam gerekirse her ne kadar son kitaplarda vites düşse de bize bu seriyi kazandırdıkları için her iki yazara da teşekkür ediyorum.

Ölmesi Gereken KızDavid Lagercrantz · Pegasus Yayınları · 2019333 okunma

·

128 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.