Nilgün Marmara'nın bir takım mektuplaşmalarını, yurt dışında, çöl tabir ettiği bir ülke de zorunlu sebeplerle geçirdiği günleri ve genelde intihara meyilli cümleleri de barındıran bir eser; Kırmızı Kahverengi Defter.
Samimiyeti açıkçası beni kitaba daha yakın olmamı sağladı. Ancak melankolik tarafı da sürekli acıya sürükledi.
Bolca mektuplaşmaların, arkadaşları ile acı, şaka, sitem dolu cümlelerin olduğu, bir yönüyle de günlük tabir edilebilecek toplama bir kitap.
Okuyup okumamak tamamen kendi keyfiyetinize kalmış bir durum.
İyi okumalar...