İncelememe başlamadan önce okurlara şu tavsiyede bulunmak istiyorum. Kitabı yarıda bırakmışsanız tekrar başlayıp bitirin.Muhtemelen ilk 200 sayfalık kısmı okurken sıkılıp birçok kişi bu kitabı yarıda bırakmıştır. Şehir saray betimlemeleri ağır gelmiş olabilir ama eserin ilerleyen kısımları çok güzel ve sürükleyici. Eserde o zaman yaşayan insanların değersizliği toplumsal yaşantının karanlığı mimarinin o döneme etkileri ve her dönemin konusu olan saplantılı bir aşkın birçok insanın hayatının mahvına yol açışını gözler önüne seriliyor. Quasimodo Esmeralda Claude Frollo ana karakterler. Ana karakterlerin seçimleri birbirlerinin kaderini çarpıcı bir şekilde etkiliyor.Bu eserdeki en önemli sözcük sanırım kader. Kaderin kaçınılmazlığı çerçevesinde olaylar mükemmel bir şekilde işlenmiş. Roman beni öylesine içine çekti ki kitabı okuyamadığım zaman merak ediyordum. Kitapın sonunda tam kurtardık her şey güzel olacak derken kaderin hizmetkarı aşk ortaya çıkıyor ve Kader yaşanması gerekenleri gerçekleştirip muzaffer bir zaferle bize okutuyor. Esmeralda’nın gidip Phobeus adlı karaktersiz karaktere aşık olması o zamanlardan günümüze miras kalmış sanırım. Bunu da yazmadan yapamayacağım.