Malatya kitap fuarına gelmişti Canan Tan, 30.04.2018'de imzalanmış. Hafta sonu eve gidecektim diye kardeşime hediye almıştım onun adına imzalamasını istemiştim yazardan. Ne kadar zaman geçmiş üzerinden diye düşünüyor insan kitabın kapağındaki tarihe bakınca. Bu kitabı okumamın iki nedeninden biri buydu diğeri de en çok okunanlar listesinde ilk 100'de oluşuydu. O listenin ilk 100'ünü bitirmek hala hedeflerimin arasında, 2022'de nasip olur inşallah. Şimdi kitap hakkındaki düşüncelerime gelecek olursak, başlarında fazlasıyla sıkıldığımı söyleyebilirim, bundan birkaç kitap öncesinde okuduğum Çalıkuşu'nda da Piraye'nin fakülte döneminde de yazarların bir kişiye tüm kameraları dönderip, o kişiyi fazlasıyla övüp, herkesin o kişiye hayran olması aşık olması vs. ister istemez sıkıyor beni, herkes Feride'yi seviyordu çünkü o çok güzeldi ya da herkes Piraye'ye tutuluyor ona evlenme teklifleri yağıyor çünkü o güzeller güzeli İstanbul kızı falan filan, okurken atlamak istiyorum bu evreleri fazlasıyla absürd geliyor bana. Neyseki bırakmamışım kitabı çünkü asıl konular Piraye Diyarbakır'a gelin gittikten sonra başlıyor kitap ondan sonra ilgi çekici bir hal alıyor. Haşim'le olan evliliği zor bir süreç oluyor Piraye için, okurken sürekli bir empati halinde buluyordum kendimi ben olsam böyle yapar mıydım boyun eğer miydim şöyle yapabilir miydim tarzı , kim okusa aynı durumu yaşamıştır diye düşünüyorum çünkü kitap okurken düşündüren sizi o konağa götüren bir kitap, gece uyumadan okuyordum ve uyumadan önce sağa sola dönüp düşüncelere daldığımı biliyorum. Genel çıkardığım sonuç ise şu oldu galiba, birinci kabulleniş ikinciyi o da üçüncüyü getiriyor ve sürekli boyun eğen biri haline geliyor insan , Piraye o kadar sert ve katıydı ki sürekli asla yapmam beni ilgilendirmez kendisi bilir vs tarzında büyük laflar ederken kendinden eminken, önce eşinin ailesinin isteklerini kabulleniyor ardından yediği tokadı sineye çekiyor ve son olarak kumasını bile benimsiyor. Kitabın bir yerinde Piraye şunları diyor: " Bundan sonra yaşayacaklarım ürkütmüyor beni. Zaten dibe vurmuşum. Öldürücü darbenin ardından gelecek küçük sarsıntıların lafı mı olur?" Bu söyledikleri çok ağır, okurken o ağırlık benim üzerime çöktü resmen, Allah kimseyi hayattan umudunu kesecek duruma getirmesin, doğru kararlar alıp doğru sonuçlarla karşılaşmamızı nasip etsin. Ama tabi asıl sarsıntı kitabın sonunda geliyor, Haşim için bu kadar üzüleceğimi tahmin etmezdim, sonu üzdü..daha fazla spoi vermeyeyim ama derinlerden bir yerden etkiledi bu kitap beni, gerçekmişçesine üzdü, bu duygu yoğunluğu da zaten benim bir kitaptan beklentimi karşılıyor. Kitabın içine girip gerçek dünyadan uzaklaşmayı seviyorum, bu da öyle bir kitaptı işte... Keyifli okumalar dilerim.

PirayeCanan Tan · Altın Kitaplar · 201344,5bin okunma

·

173 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

şeyma