Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

312 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
En son okuduğum bir kitapta şöyle bir alıntı geçiyordu ; " Karakterlerin korkunç ve acımasız olduğu , karanlık ve ürkütücü yerlerde geçen , tehlikeli olaylarla dolu hikâyelere gülünür mü? " -Evet gülünmez. Şayet bir Metin Çakır okumuyorsanız. Karekterler korkunç değil, biraz karanlık, çok az miktarda da ürkütücü. Geriye ne kaldı ? Tehlikeli olaylar... Onu zaten hiç sormayın. Okurken tam bir kaosun ortasında bulacağınız bir seriyle sizi tanıştırmak istiyorum. Konuşurken bol bol bipli kelimeler kullanan karekterimiz var. Aslında hiç süslü lafları sevmediği için olduğu gibi aklına geleni en ayıbından salıveriyor. Yalnız bu salmalar sadece teleffuzda geçerli değil . Duygulandığında ki bu sık sık oluyor, birisi en ufak alakadar  olmaya görsün  gözyaşlarını salıyor. Sadece bu kadarla da kalmayıp her hâlükârda coşsa da korksa da altına da salıyor. Birde kendince hayelleri var. Sıcak yuva, bir eş ve iki çocuk. Kendiyle barışık yine kendiyle muhabbeti bol bir insan. Karmaşanın ortasında bazen kendini Mike Hammer olarak görse de yeri gelince  ustarısıyla küçük bir imzasını da esirgemeyen en acımasızından bir maço oluyor Metin Çakır. Sokaklarda yetişen ve hayatı hep sokaklar olan kareterimizin saygıda kusur etmediği  ağbi derken ağzından bir ağbi daha çıkan komiserimiz de var. Başkarekterimizin komiserle yolları hep bir şekilde kesişiyor. Dedim ya kime  selam verse elinde kalıyor. Ya bir cinayet ya bir soygun. Hani? Nerde? Suçlu kim peki? Doğal olarak bizim jön. " Yanlış zaman da yanlış yer de" sözü sanki Metin Çakır için söylenmiş. Her defasında ağbim dediği komiserinden kaçmayı başarsa da  bir yere kadar tabii. Biraz şans birazda dış etkenlerde yardımcı oluyor kendisine. Yine kendini temize çıkartma  çabalarıyla maceranın da dibine vuruyor. Cinayetler normal seyrinde devam ederken okur Metin Çakır'a odaklı olduğu için gerilmiyor. Kendini temize çıkarıyor mu derseniz burada durmak istiyorum, çünkü o aşamaya gelene kadar sizde onunla düşünüyor, konuşuyor, yeri geliyor sesli gülüyor yeri geliyor tahminler yürütüyor ya da tabana kuvvet onunla beraber kaçıyorsunuz. Okuduğunuz kitapların alışılagelmiş bir yazım tarzının dışında olan eser de ise; bir ressam ve onun tabloları var bir de talihsiz karekterimizle olan ahbablığı. Ondan sonra olaylar peşi sıra geliyor. Yaşadığı belalar hiç peşini bırakmadığı gibi birde bunun üzerine cinayet zanlısı olunca polislerden kaçarken durumlar iyice karışıyor yine kaçtığı polislerle birlik oluyor, bu defa polislerle beraber kaçan adamlarla kovalamaca içine giriyor anladığınız üzere  tam bir curcuna. Başkarekterimizin mesleği sokaklar söz konusu olunca devreye en kibar teleffuzuyla muhabbet tellallığı giriyor. Bazı okurlar için  kitap zaten baştan kaybetmiş gibi gözükse de onun karanlık sokakların adamı olduğunu belirtmiştim ya işte buna istinadendi. Bunun dışında okurken zorlandığım tek yer; cinsel içerik barındıran satırlardaki anlatımlar oldu. Kitaba bir uyarı ya da yaş sınırı getirilmeli diyorum. Çünkü karekter bir çok yerde benim sınırlarımı bir hayli  zorladı. Tabii bu okurdan okura değişse de üstü kapalı anlatılabilir miydi tartışılır. O zaman niye okuyorum bu kitabı derseniz ;  biraz eğlenmek biraz da hayata kısa bir mola vermek için okuyabileceğinizi belirtmeliyim. Serinin henüz iki kitabını okumuş olsam da ilerleyen zamanlarda diğer iki kitabı da okuyacağıma eminim. Yazarımızın  kalemine sağlık derken kendisine bol  okurlu kitap severler diliyorum. Teşekkürler Armağan Tunaboylu, emeğine sağlık.
Resim Cinayetleri
Resim Cinayetleri
Armağan Tunaboylu
Armağan Tunaboylu
Resim Cinayetleri
Resim CinayetleriArmağan Tunaboylu · Maceraperest Kitaplar · 201640 okunma
·
174 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.