Gönderi

304 syf.
·
Not rated
“Bugün annem öldü, veya dün, tam hatırlamıyorum,” diyen Camus gibi Canetti’nin ölümle inatlaşması babasının ani ölümü neticesinde gerçekleşmiş olabilir. Ölüm, korkuların içinden çıktığında etkisi çok daha büyük, tahribatı ise onunla orantılı. Canetti, insanlığın çerçeveleyip oturttuğu “Ölüm” tanımına yepyeni bir boyut getirme mücadelesi içinde çabalarken aslında başaramayacağının da farkında. Çünkü ölüm, düşmanlarına gizlice sokulmakta oldukça başarılı. Doğa kanunu olarak bildiğimiz “canlıların doğup büyümesi”ni kabullenen ama onların ölümünü doğallık olarak nitelemeyen yazar, ölüme dair içimizde yaratılan korkuyu çok katmanlı ele alıp irdelerken, bazı kitlelerin onu bir araç olarak kullanmasına da karşı durup sert bir şekilde eleştiriyor bu metniyle. Öykülerin, efsanelerin, düşünürlerin görüşlerini kendi düşünceleri ile harmanlayıp elli yıl süresince derleyip toparlamış yazar ve “Ölüm Can Düşmanım” ı yani bir “isyan”ı okurla buluşturmuş. “Bence ölüm kötü bir alışkanlıktan başka bir şey değil, doğa şimdilik bunu yenmeyi başaramamış durumda.” diyen Nabokov sözlerinin zihnimdeki yankısını arttıran bir yazın. Özetle, ölümlülerin ölmüşlere bir saygı duruşu. Muazzam… Her şeye rağmen “Omnia mors aequat" demek istiyorum, eşitlik en azından ölümde olsun.
Ölüm Can Düşmanım
Ölüm Can DüşmanımElias Canetti · Sel Yayıncılık · 202227 okunma
·
88 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.