Sonra tarak ne yaptığından emin ve kararlı bir şekilde saçlarımı taramaya başladı. Yukarıdan aşağı gidip gelen dişler, taranmadık tel bırakmayana dek bu işlemi sürdürdü. Aynaya baktığımda tenimin kararıp buruştuğunu ve giderek çirkinleştiğini gördüm. Ama gözlerim hâlâ eskisi gibiydi. Aynadaki ben, şeytanca gülüyor ve saçlarımı taramaya devam ediyordu. Tabii ki tarak bunları tek başına yapamazdı, ona yardım eden el benim elimdi. Ve ben, tarağı tutan elimi seviyordum.