1900'lü yılların başında , Bulgaristan Romanya sınırında geçen kitabın ana hikayesi, eski şaşalı günlerinden eser kalmayan bir çiftlik sahibinin kızı Nona ve sınır hattı subayı Galçev arasında geçen gelgitli bir aşk hikayesi. Ancak bu ana hikayenin etrafında köy hayatı, doğa-insan ilişkileri ve toprak ağalığı-topraksız köylüler gibi konular işlenmiş. Ayrıca yazarın, kitabın orijinal halinde de bazı durumları Türkçe kelimelerle ifade etmesi, sınırların ne kadar suni olduğunun da kanıtı.Yazarın okuduğum ilk kitabı, diğer eserlerinin de okunabileceğinin bir işareti oldu benim için.