Unutulmuş Kitaplar Mezarlığı serisinin ilk kitabı Rüzgarın Gölgesi; olay örgüsünü,kişiler arası ilişkileri ve hikayenin geçtiği mekanları ilk elden yaşatan betimlemeleri, hikaye içinde hikaye barındıran kurgusu, gizemli hayat öyküleri ve karanlık bir atmosferle çevrelenmiş konusu, kitapların büyüsüne, savaşın yıkıcılığına, kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan insanların azim ve kararlılığına yönelik vurguları ile zamanı unutarak okuduğum, etkisini uzun süre hissedeceğim ve çok beğendiğim bir kitap oldu.
Unutulmuş Kitaplar Mezarlığı üç kitaptan oluşan bir seri olsa da; önsözde kitapların istenilen sıra ile okunabileceği ve bağımsız olay örgülerine sahip olduğu ifade ediliyor.
Küçük yaşta annesini kaybeden Daniel Sempere, babası ile birlikte işlettikleri kitapçının üst katında yaşamaktadır. 11 yaşına geldiğinde babası Daniel'ı,kimsenin bilmediği ve bir sır olarak saklanan Unutulmuş Kitaplar Mezarlığı'na götürür. Kapatılan bir kütüphaneden, yitip gitmiş kitaplıklardan kurtarılan kitapların bulunduğu ve korumaya alındığı bu mekan Daniel'ı büyüler. Unutulmuş Kitaplar Mezarlığı'na ilk gelen kişiler buradan bir kitap seçerek , onu korumayı bir gelenek haline getirmişlerdir. Daniel da, Julian Carax'ın Rüzgarın Gölgesi isimli kitabını seçer. Bir gece de okuyup bitirdiği bu kitap Daniel'ı o kadar etkiler ki, yazarı araştırmak için harekete geçer. Bu araştırma sırasında Julian Carax'ın bütün kitaplarını yok etmek amacı ile ele geçirmeye çalışan korkutucu bir kişi ile karşılaşır. İlgi çekici nokta ise bu kişi; Rüzgarın Gölgesi kitabındaki Lain Coubert'i andırmaktadır. Daniel kitaba ve yazara yönelik tutkusu ile bilgi arayışında yalnızlık ve unutulmuşlukla sarınmış hayatlara dokunacak, büyük acıların üstünün kapatıldığı büyük gizemlerle karşı karşıya kalacaktır.
Özellikle Fermin, dostluğu ve mizahi anlayışıyla okumaktan çok zevk aldığım bir karakter oldu. Karakterlerin duygusal dünyalarının içe dokunan bir çarpıcılıkta yansıtılması , iki farklı karakterin birbirine dokunan paralel hikayeleri ve zaman geçişleri dikkatimi çeken özellikleriydi. Sohbeti ve kitap hakkındaki görüşleri ile okuma sürecimi renklendiren