İçten gelen bir istekse ve bu kendisinden daha çok başkası içinse, insandan daha fazla ateşe yürüyebilecek kadar aklıyla bağını kesen başka bir canlı yoktur.
Günaydın. İnsan, her daim beni şaşırtmayı başarabilen bir canlı. Kimileri menfaat ve çıkar uğruna omurgasızlıkta level atlayarak birilerinin etrafında el pençe divan durmayı bir halt sanırken kimileri de haksızlıklar karşında dimdik ayakta durmaya çalışarak dikenlerin üzerine yalın ayak basmaktan yılmıyor, bıkmıyor, bir oh bile demiyor. Her iki gruba da biz insan diyoruz.
Günaydınlar, insan söz konusu olduğunda artık şaşırmamak gerekiyor. Bütün bu savaşlar, yağma ve göçler, toplu katliamlar da iyiliği yüceltme ve insanı yaşatma çalışmaları da yine insanın ürünü. Bu zıt kutuplarda devinen bir varlığın nelerle mücadele ettiğini ve bütün dünyayı kontrol altına aldığını düşününce elbette ki hayret etmemek mümkün değil. Bütün bu heybetin ve kudretin vücut bulduğu bu varlık bir fırtınaya ya da depreme teslim olabiliyor. Galiba insan kendinin zıttı ve düşmanı.Doğ da insanın koruyucusu ve aynı zamanda has bildirimidir..
Bu vahşi yaratığın, her şeyi dize getiren insanın aslında çok kırılgan olduğunu doğa bize her haliyle hatırlatma gereği duyuyor ki bu vahşilikle doğayı bile katletmişken. O sebeple gördüğüm güzelliklere, vahşete de şaşırmıyorum. Beni en çok rahatsız eden bu tutumlara alışmış, alıştırılmış olmak. Yoksa tezatlıklar olmalı ve her duygu zıttıyla anlamlı. Güzel bir gün diliyorum. Sağlıcakla.