Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

125 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
Hayırlı Sahurlar! Ara Güler. Rahmetli, sanırım tarihimizin en büyük fotoğrafçısı olma özelliğine sahip. Hikayeciliği de varmış bu ayaklı kütüphanenin. Tam 90 yıl yaşanmış hayata sığdırdığı siyah beyaz yüzlerce binlerce kare bizim hayatımızı renklendirdi. Tabi onun sözleriyle ilerlersek 1996 yılında yazdığı giriş kısmında son öyküsünü tam 37 yıl evvel, ilk öyküsünü de 42 yıl evvel yazmış olduğunu belirtiyor. Bu da ortalama 1959 – 1954 arası hikayeler kaleme aldığını gösterir bizlere. Bu da 26 - 31 yaşları arasında yani gençken yazdığı öykülerdir. Öykülerini tanımlaması da oldukça özeldir bence. Çünkü gençlik dönemi yazdığı bu yazılar onun için bir görsellik taşır ve ileri zamanlarda da bunu çektiği resimlerle kanıtlar zaten. Önce anı yakalamış, sonra onu yaşamış yetmemiş bize de yaşatmış. En güzel ve en doğal pozların da bir anda çekilenler olduğunu, özellikle verilen pozların ani çekimler kadar güzel olmadığını savunan düşünceme de +1 puan eklemeyi ihmal etmedim buradan çıkardıklarımla. Yazıyla görselliğin ortak bir anlatımını savunur yazar. Yoksa sinema sanatı nasıl doğacaktı değil mi? Bu düşünceyle ilerler büyük usta. Toplam 13 öyküsünü ekler kitaba. Zaten kitabın sayfa sayısı da bellidir. Garip Bir Yılbaşı Gecesi, Karganın Dönüşü, Levrekler, Tepeden İnen Adam, Köprüdeki Sinekler, Bir Tuhaf Vuruşlar, Lamba Sayılar ve Aşk, Sofya – Zagrep, Babil’den Sonra Yaşayacağız, Pazarlık, Yirmi Dokuz Numaralı Oda, Çölde Ay, Babamın Öyküsü ise içindeki hikayeler. Öykülerin bazıları biraz psikolojik durumlar içermektedir. Şimdi savaş olmuş 1945’te de sona ermiş. 10 sene sonra nasıl izi kalmış gibisinden düşünceler olmamalı. Çok seneler sonra o savaşta savaşan insanlara bir asker şapkası gösterildiğinde bile girdikleri durumlar o kadar net anlatılıyor, video kayıtlarından her şey o kadar iyi anlaşılıyor ki. Adeta yaşayan ölüler gibi gözlemliyoruz onları. Zorlu bir durum. Tabii ki bunun bir psikolojisi olacaktı. Şimdi Ukrayna’da yaşayan halkın barış olduğunda (sonsuza kadar savaşacak değiller ya) hiçbir şey olmamış gibi davranacaklarını beklemekle aynı şey olurdu aksi bir düşünce. Bu arada kitap 100₺ barajını aşmış. Bu da üzücü bir durum. Tabi bu kardeşiniz davasında son hızıyla devam ediyor. Kim isterse, ne zaman isterse bana ulaşsın. Ben elimden geleni yapıyorum be dostlar. İyi okumalar dilerim..
Babil'den Sonra Yaşayacağız
Babil'den Sonra YaşayacağızAra Güler · Aras Yayınları · 200029 okunma
·
220 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.