Gönderi

İmam Ahmed, Abdullah b. Mes'ûd'un hanımı Zeyneb radıyallahu anha'dan: "Abdullah b. Mes'ûd herhangi bir işten dönüp eve geldiğinde bizi hoşlanmadığı bir durumda görmemek için kapıda öksürür ve burnunu siler gibi birtakım hareketler yapmadan içeri girmezdi. Bir gün yine gelip kapıda öksürdü. O sırada kızamık çıkarmıştım. Bir kocakarı yanımda olup hastalığım için muska yapmak üzere gelmişti. Kocamın öksürük sesini işitince kocakarıyı sedirin altına soktum. Ondan sonra kocam içeri girdi ve gelip yanıma oturunca boynuma asılı bir iplik görerek.. - Bu iplik nedir? dedi. Hastalığım için okunup üfürülen bir ipliktir, dedim. Hemen elini atıp koparttı ve : - Abdullah'ın ailesi şirke muhtaç değillerdir. Peygamber Efendimiz'den: "Hamail ve tılsımlar, nazar boncukları ve şirinlik muskaları şirktir", diye buyurduğunu işittim, dedi. Kocama: - Niçin böyle söylüyorsun? Gözlerim ağrıyordu. Falanca yahudiye gittim. Okuyup üfürdü ve ağrı hemen durdu, dedim. Kocam: - Şeytan, eli ile senin gözüne dürtmüş ve yahudi okuyup üfürünce birakmıştır. Senin için Peygamber Efendimiz'in okuduğu "Ey insanların Rabbi, hastalığımı gider, bana şifâ gönder. Şifâ veren yalnız sensin. Senin şifândan başka şifa yoktur. Bana, hastalıktan hiçbir şey bırakmayan bir şifa gönder" meâlindeki duâ kâfidir. dedi."
Sayfa 390 - 3.cilt
··
365 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.