Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

76 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Aşkın Metafiziği - Arthur SCHOPENHAUER
Arthur Schopenhauer’ un bu eserinde incelediği aşk; doğrudan ve içgüdüsel cazibeyle, yani genelde sebebini bile anlamadığımız saf duygusal çekimle duyulan aşktır. Akılla, mantıkla karşı cinste beğenilen özellikler sonucu oluşan duygular değil. Kitabın genel konusu ve Schopenhauer’ un tezinin temeli şudur: ‘’Her ne kadar yüksek ve ulvi görünürse görünsün, her türlü aşkın kaynağı cinsel güdüdür.’’ Cinsel içgüdümüz, insan türünün en iyi şekilde devamını hedefler ve bizi de bu doğrultuda biz farkında olmasak da yönlendirir. Üreme içgüdüsünün her türlü cinsel sevginin (mantıktan ziyade duygusal aşk) temeli olduğu iddiasını doğrulamak üzere Schopenhauer tezinde şu çözümlemeyi bize sunar: Aşık olan bir erkek doğası gereği bu aşkına uzun süre bağlı kalmaz; buna karşılık bir kadın aşkına bağlı kalma eğilimindedir. Bir erkeğin aşkı tatminine eriştikten sonra hissedilebilir derecede azalır. Neredeyse her kadın onu sahip olduğu kadından daha fazla cezbeder. Halbuki bir kadının aşkı karşılık gördüğü andan itibaren artar. Bunun sebebi; doğanın, diğer bir deyişle içgüdünün, türün korunmasını ve olabildiğince fazla çoğalmasını hedeflemesidir. Erkek, bir yıl içinde kolaylıkla yüzden fazla çocuk yapabilirken; kadın, ne kadar fazla erkekle sevişirse sevişsin yılda ancak bir kez çocuk yapabilir. Bu yüzden, bir erkek her zaman başka kadınları arzularken, bir kadın her zaman tek erkeğe bağlı kalır. Doğa kadını içgüdüsel olarak ve farkında olmadan, doğacak çocuğu bakıp koruyacak olan erkeğin bakımıyla meşgul olmaya zorlar. Bu nedenlerden dolayı evliliğe sadakat erkek için yapay bir durum iken kadın için doğal bir durumdur ve yine bu nedenlerle, zina kadınlar için çok daha bağışlanmaz bir durumdur. Aşk evlilikleri bir araya gelen iki bireyin çıkarından ziyade genel olarak insan türünün çıkarına hizmet eder. Çünkü birbirlerine aşık olarak evlenen bu iki birey cinsel içgüdülerinin etkisi altındadır. Cinsel içgüdü bu iki bireyi bir araya getirip türün en iyi şekilde devam etmesini sağlamak amacıyla evliliğin bu iki tarafını yanılsamalarla (örneğin; şehvet) bir araya getirir. Mantığın aranmadığı ve duyguların yönlendirmesinde yani cinsel içgüdünün etkisinde yapılan bu tarz bir evliliğin amacı, varsa anne ve babanın kusurlarını gidermek ve insan türünün en iyi şekilde devamını sağlamaktır. Bu kadın ve erkek bir araya gelip cinsel içgüdünün kendilerinden istediği çocuğu yaptıklarında ise amacına ulaşan içgüdü bu iki insanın birbirlerine delicesine aşık olmalarını sağlayan yanılsamaları ortadan kaldırır. Aşık olan dünyayı farklı görür. Bir insan, ona aşık olanın gözünde bizim gördüğümüzden çok farklı görünür. Kişiyi etkileyen bu yanılsamalar ortadan kalktığında ise farklılıklar ve uyumsuzluklar gün yüzüne çıkmaya başlar. Yanılsama kalktıktan sonra bu iki insanın karakterlerinin uyum içerisinde olması bu ilişkinin mutlu bir şekilde devam edeceğini gösterir. Ancak karşısındaki insanı bütün gerçekliğiyle gören kişi için bu ilişki çekilmez görünüyorsa bu halde mutluluğun sonuna gelinmiştir. Boşuna ‘’Evlilik aşkı öldürür.’’ demiyorlar. Evlilikten önce erkek ve kadın cinsel içgüdülerinin yönlendirmesiyle ve oluşturduğu yanılsamalarla birbirlerine aşık olurlar. Bu aşk ise evlilikten önce cinsel içgüdünün etkisiyle gitgide daha da artar. Bu iki insanın çocuk yapmasını isteyen cinsel içgüdüleri amacına ulaşana kadar bunlar arasındaki çekim kuvvetini arttırır. Sonunda evlendiklerinde ve cinsel içgüdünün amacını gerçekleştirdiklerinde ise bu içgüdüleri eskisi kadar güçlü kalmaz ve gün geçtikçe azalır. Kadının bu sefer, yine türün devamına hizmet eden, annelik içgüdüsü açığa çıkar ve çocuğunu en iyi şekilde yetiştirmek için neredeyse bütün dikkat ve sevgisini verir. Buna karşılık erkeğin cinsel içgüdüsü zamanla karısından başka kadınları daha da çekici gösterebilir. Bu noktada mutlu bir evliliğin olabilmesi için karakterlerin uyumu aranır. Bunlar Arthur Schopenhauer’ un eserinin genel açıklaması. Daha ayrıntılı ve özel açıklamaları da var tabi. Eserin tamamını okumak isteyebilirsiniz. Tavsiye ederim. bilmekiyidir.com/askin-metafizig...
Aşkın Metafiziği
Aşkın Metafiziği
Arthur Schopenhauer
Arthur Schopenhauer
Aşkın Metafiziği
Aşkın MetafiziğiArthur Schopenhauer · Maviçatı Yayınları · 201613,3bin okunma
·1 alıntı·
89 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.