Haftalarca sonra, son saatlerde bile, kaderin geride kalan biz birkaç tutukluyla nasıl oynadığını anladık. İnsan kararlarının, özellikle de ölüm-kalım konularında ne kadar belirsiz olduğunu gördük. Bizimkinden pek de uzak olmayan küçük bir kamptan alman fotoğrafları gördüm. O gece özgürlüğe gittiğini düşünen arkadaşlarımız bu kampta kamyonlardan indirilip barakalara ka patılmış ve barakalarla birlikte ateşe verilmiş. Fotoğrafta, kısmen kömür olan vücutları seçebiliyorduk. Tekrar Tahran’daki Azrail öyküsünü düşündüm.